11
Products
reviewed
128
Products
in account

Recent reviews by CS Relboron

< 1  2 >
Showing 1-10 of 11 entries
No one has rated this review as helpful yet
10.9 hrs on record
Artılar:

Hızlı ve Akıcı Oynanış:
Ghostrunner, adrenalin dolu bir platform ve aksiyon oyunu. Duvarlardan koşma, kılıçla düşmanları biçme ve inanılmaz hızlı reflekslere dayalı hareketlerle oyun, kendinizi bir siber ninja gibi hissettiriyor. Oynanış, akıcılığıyla bağımlılık yapıyor.

Zorlu Ama Ödüllendirici:
Oyunda hata yapmaya yer yok. Tek bir darbe ile ölebiliyorsunuz, ancak bu durum oyunun temposunu daha da heyecanlı hale getiriyor. Bölümleri geçmek için sürekli deneme ve hata yapmanız gerekse de, başarıya ulaştığınızda aldığınız tatmin duygusu inanılmaz.

Siberpunk Atmosferi:
Ghostrunner’ın neon ışıklarla süslü, kasvetli ve distopik siberpunk dünyası göz kamaştırıcı. Çevre tasarımları ve estetik detaylar sizi bu evrene tamamen çekiyor.

Müzikler:
Enerjik ve elektronik müzikler, oyunun hızına ve tematik havasına mükemmel uyum sağlıyor. Müziğin temposu, oynanışla bir bütün oluşturuyor ve sizi daima hareket halinde tutuyor.

Hikaye ve Seslendirme:
Hikaye derinliği beklemiyor olabilirsiniz, ancak siberpunk bir dünyada geçen yapay zekâ, insanlık ve isyan temalarıyla gayet ilgi çekici bir arka plan sunuyor. Seslendirmeler de kaliteli.

Eksiler:

Zorluk Seviyesi:
Ghostrunner herkes için değil. Hızlı refleksler ve tekrar denemeye dayanıklı bir sabrınız yoksa oyun zaman zaman sinir bozucu olabilir. Özellikle bazı bölümler, deneme yanılmaya fazla bağımlı hissettirebiliyor.

Hikaye Daha Derin Olabilirdi:
Hikaye ilgi çekici olsa da, oynanışın önüne geçemiyor. Daha detaylı bir hikaye anlatımıyla atmosfer daha güçlü bir hale getirilebilirdi.
Kamera ve Kontroller:
Hızlı hareket ederken bazen kamera açıları ve kontrollerin hassasiyeti sorun yaratabiliyor. Özellikle yoğun aksiyon anlarında, küçük bir hata tüm tempoyu bozabiliyor.

Sonuç:
Ghostrunner, hız ve beceri odaklı oyunları sevenler için mükemmel bir deneyim. Akıcı parkur mekanikleri, tatmin edici zorluk seviyesi ve muhteşem siberpunk atmosferiyle, kesinlikle denemeye değer bir yapım. Eğer Mirror’s Edge veya Hotline Miami gibi oyunları seviyorsanız, Ghostrunner sizin için biçilmiş kaftan.
Posted 13 January.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
No one has rated this review as helpful yet
7.1 hrs on record
Artılar:

Hikaye ve Karakterler:
Disco Elysium, şimdiye kadar gördüğüm en iyi yazılmış hikayelerden birine sahip. Başrolünde yer alan unutkan ve sorunlu dedektifin, bir cinayet vakasını çözmeye çalışırken kendi iç çatışmalarıyla boğuşması müthiş bir derinlik katıyor. Karşılaştığınız her karakter, kendi hikayesi ve motivasyonlarıyla gerçek hayattan fırlamış gibi hissettiriyor.

Seçimlerin Gücü:
Oyun, tamamen diyaloglar ve seçimler üzerine kurulu. Her kararınız, hikayenin akışını ve olaylara nasıl yaklaştığınızı şekillendiriyor. Aynı zamanda, doğru ya da yanlış diye bir şey yok; her şey sizin hikayenizi oluşturuyor.

Derin Rol Yapma Mekanikleri:
Kendi dedektifinizi yaratırken, zekasıyla mı, duygularıyla mı ya da fiziksel gücüyle mi hareket edeceğini siz belirliyorsunuz. Karakter özellikleri, diyaloglarda nasıl tepki vereceğinizi ve olayları nasıl çözeceğinizi etkiliyor.
Atmosfer ve Dünya:
Revachol adlı karanlık, kasvetli ama bir o kadar da büyüleyici dünyada geçen oyun, politik, sosyal ve felsefi konulara ustalıkla dokunuyor. Şehir, gerçek bir karakter gibi hissettiriyor ve keşfettikçe yeni katmanlar sunuyor.
Sanat Tasarımı ve Müzikler:
El yağlı tuvaller gibi görünen eşsiz sanat tasarımı ve oyunun melankolik müzikleri, atmosferi tamamlıyor ve sizi tamamen içine çekiyor.

Eksiler:

Yavaş Tempolu Oynanış:
Eğer aksiyon dolu bir oyun arıyorsanız, Disco Elysium size göre olmayabilir. Oyun tamamen diyaloglar ve derin hikaye anlatımı üzerine kurulu.

Yoğun Metin:
Metin okuma ve hikaye takip etme konusunda sabrınız yoksa, bu kadar fazla diyalog sizi yorabilir. Ancak diyaloglar inanılmaz iyi yazıldığı için bu bir eksiden çok tercih meselesi.

Sonuç:
Disco Elysium, sıradan bir oyun değil, adeta bir sanat eseri. Hikaye odaklı oyunları sevenler için mükemmel bir deneyim sunuyor. Politikadan felsefeye, insan doğasından duygusal çöküşe kadar pek çok temayı ustalıkla işleyen bu oyun, sizi hem düşündürüyor hem de derinden etkiliyor.

Eğer hikaye anlatımının ve karakter derinliğinin ön planda olduğu bir oyun arıyorsanız, Disco Elysium kesinlikle kaçırılmaması gereken bir yapım.
Posted 13 January. Last edited 13 January.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
No one has rated this review as helpful yet
7.8 hrs on record
Artılar:

Eğlenceli ve Çeşitli Oynanış:
Dave the Diver, hem derinliklere dalarak balık avladığınız hem de kendi suşi restoranınızı işlettiğiniz bir oyun. İki farklı oyun türünün bu kadar iyi harmanlanmış olması şaşırtıcı ve etkileyici. Balık avlama sırasında aksiyon ve keşif hissi, restoran kısmında ise strateji ve yönetimle dengeleniyor.

Hikaye ve Mizah:
Hikaye düşündüğümden çok daha derin çıktı. Bir yandan gizemli bir denizle ilgili sırları keşfederken, bir yandan da bol bol güldüren karakterler ve diyaloglar oyuna inanılmaz bir tat katıyor.

Görsellik ve Atmosfer:
Piksel art tarzı grafikler gerçekten çok hoş görünüyor. Deniz altının renkli ve detaylı tasarımı oyuncuyu büyülüyor. Ayrıca gece-gündüz döngüsü ve değişen hava koşulları gibi detaylar atmosferi daha da güçlendiriyor.

Ses Tasarımı ve Müzikler:
Su altındaki ambiyans sesleri ve oyunun neşeli müzikleri deneyimi tamamlıyor. Restoran kısmındaki ritmik müzikler, suşi hazırlarken temponuzu yüksek tutmanızı sağlıyor.

Bağımlılık Yapıcı Mekanikler:
Yeni balık türleri keşfetmek, ekipman geliştirmek ve restoranı büyütmek oldukça tatmin edici. Sürekli bir "bir dalış daha yapayım" hissi yaratıyor.

Eksiler:

Tekrar Eden Görevler:
Oyun, bazen aynı şeyleri tekrar ediyor gibi hissettirebiliyor. Balık avlama ve restoran yönetimi harika olsa da, belli bir süre sonra bir döngüye giriyor.

Bazı Kontrollerin Hassasiyeti:
Özellikle yoğun aksiyon sırasında bazen kontrollerin biraz ağır hissettirdiği anlar oluyor.

Sonuç:
Dave the Diver, hem rahatlatıcı hem de heyecanlı bir deneyim arayanlar için mükemmel bir oyun. İster okyanusun derinliklerine dalıp yeni türler keşfedin, ister restoranınızı yönetip müşterilerinizi memnun edin, her anı keyifli ve sürükleyici. Bağımsız bir yapım için bu kadar zengin ve kaliteli bir içerik sunması ise kesinlikle alkışı hak ediyor.
Posted 13 January. Last edited 13 January.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
No one has rated this review as helpful yet
17.3 hrs on record
Artılar:

Hikaye:
Oyunun en güçlü yönü kesinlikle hikayesi. Red ve Antea'nın hem duygusal hem de trajik yolculuğu etkileyici. Oyundaki seçimlerin hikayeyi ciddi anlamda etkiliyor olması güzel bir detay.

Atmosfer:
Kasvetli ve karanlık bir dünyada geçen oyun, görsel ve ses tasarımıyla kendini hemen hissettiriyor. New Eden’ın mistik havası sizi içine çekiyor.

Karakterler:
Ana karakterlerin derinliği çok iyi işlenmiş. Özellikle Antea'nın durumu ve Red’in ona olan bağlılığı, oyunun duygusal yönünü kuvvetlendiriyor.

Savaş Dinamikleri:
Red’in fiziksel yetenekleri ve Antea’nın doğaüstü güçleri arasındaki denge, farklı düşmanlara karşı çeşitli stratejiler oluşturmanızı sağlıyor.

Eksiler:

Kamera Sorunları:
Savaşlarda kamera açıları zaman zaman sıkıntı çıkarabiliyor ve bu durum aksiyonu zorlaştırıyor.

Tekrar Eden Dövüşler:
Mekanikler güzel olsa da dövüşlerde bir süre sonra tekrar hissi oluşuyor.

Görev Tasarımı:
Bazı görevler gereksiz yere uzatılmış gibi hissettiriyor, bu da temposu düşen anlar yaratabiliyor.

Sonuç:
Banishers: Ghosts of New Eden, hikaye odaklı aksiyon-rol yapma oyunları sevenler için oldukça iyi bir seçim. Duygusal bir hikaye, güzel atmosfer ve ahlaki seçimlerin ağırlığıyla sizi tatmin eden bir deneyim sunuyor. Teknik eksiklikler olsa da, oyunun genel havası bu kusurları görmezden gelmenize yardımcı oluyor.

Eğer Life is Strange veya Vampyr gibi oyunlardan hoşlandıysanız, bu oyuna kesinlikle göz atmalısınız.
Posted 13 January. Last edited 13 January.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
No one has rated this review as helpful yet
25.1 hrs on record (16.8 hrs at review time)
Final Fantasy XVI'yı oynarken gerçekten etkileyici bir deneyim yaşadım. Hikaye anlatımı, Final Fantasy serisinden beklediğimiz epik derinliği ve duygusal yoğunluğu tam anlamıyla yansıtıyor. Özellikle ana karakter Clive'ın yolculuğu hem dramatik hem de heyecan vericiydi. Oyunun dünyası o kadar canlı ve detaylı ki kendinizi tamamen Valisthea'nın büyülü atmosferine kaptırıyorsunuz.

Dövüş sistemi klasik Final Fantasy tarzından biraz uzaklaşıp daha aksiyon odaklı bir yapıya evrilmiş, ama bu kesinlikle kötü bir şey değil. Komboları yapmak ve Eikon yeteneklerini kullanmak inanılmaz tatmin edici. Ancak, bazı oyuncuların dövüş sisteminin karmaşıklığına alışması biraz zaman alabilir. Bu konuda oyuna giriş yaptığınızda size bazı takılarla başlama fırsatı veriyor, aslında buna fırsat demek doğru oluyor mu bilmiyorum çünkü, oyun zaten halihazırda çok zorlayıcı bir yapıya sahip değilken bu takılar komboları, canınız indiğinde pot basmayı, yanınızda ki peti otomatik olarak saldırtma gibi özellikleri otomatik olarak yapıyor ve oyunda sizin hiç bir hükmünüz yokmuş gibi kalıyorsunuz. Tavsiyem oyuna bu itemlerle başlamamanız başlasanızda sonradan başka takılarla değiştirmeniz. Onlarca kombo varyasyonu varken sadece tek bir tuşa basıp herşeyi kendisinin yapması en azından benim gibi oyuncular için sıkıcı hal alabiliyor.

Görsellik konusuna gelirsek, grafikler gerçekten bir harika. Karakter modelleri, çevre detayları ve ışıklandırma şahane. Ama PC tarafında optimizasyon konusunda bazı sıkıntılar yaşanabiliyor. Orta segment bir bilgisayar kullanıyorsanız, zaman zaman FPS düşüşleriyle karşılaşabilirsiniz. Ayrıca, grafik ayarlarının sınırlı olması ve sinematiklerin 30 FPS'e sabitlenmesi gibi detaylar biraz can sıkıcı. Ben RX 6800 ile herhangi bir problem yaşamadım, oyunu oynamaya başlama zamanımdan dolayıda belli güncellemelerden sonra başladığım için olabilir.

Yan görevler konusunda ise biraz karmaşık duygularım var. Bazıları gerçekten güzel yazılmış ve dünyayı derinleştiriyor, ancak bazıları "git, al, getir" tarzı görevler gibi hissettiriyor. Yine de ana hikayenin yoğunluğu bu küçük eksiklikleri tolere etmenizi sağlıyor.

Sonuç olarak, Final Fantasy XVI serinin aksiyon-RPG rotasında attığı sağlam bir adım. Muhteşem hikaye, etkileyici görseller ve yenilikçi dövüş sistemiyle kesinlikle denemeye değer bir oyun. Biraz fazla Arcade kaçmış ve oyuncuya çok kolaylık sunulmuş olsada iyi yönlerinin bunu bastırdığını düşünüyorum.
Posted 13 January.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
1 person found this review helpful
21.9 hrs on record
Mafia 1 ve Mafia 2 yi oynadıktan sonra tekrar Mafia havasıyla oynamak isterseniz hayal kırıklığına uğrarsınız. Bu oyundan keyif almak istiyorsanız ilk iki oyundan bağımsız olarak düşünerek hareket etmeniz lazım. Bağımsız bir oyun olarak düşündüğünüz zaman keyif verecektir. Buna rağmen çok iyi bir oyun demek doğru olmaz. Ama vasatın biraz üstü diyebiliriz. Kendini tekrar eden yapısı bir süre sonra artık bitirelim moduna sokuyor insanı. Onun dışında oynanış , yakın dövüş ve çatışmalar keyifli diyebilirim.
Posted 16 November, 2024.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
No one has rated this review as helpful yet
41.2 hrs on record
Oyun beni ilk dakikasından itibaren içine çekti. Çin mitolojisinin bu kadar derin ve etkileyici bir şekilde işlenmiş olması büyüleyiciydi. Wukong’un gücünü hissetmek, onun yeteneklerini kullanarak devasa boss’larla savaşmak inanılmaz keyifliydi.

Artılar:

Görsellik:
Gerçekten "bu bir oyun mu, yoksa animasyon filmi mi?" diye düşündüm. Çevrenin detayları, ışıklandırma, yağmur ve rüzgar gibi atmosferik detaylar tek kelimeyle mükemmeldi. Unreal Engine 5, tüm ihtişamını göstermiş.

Dövüş Sistemi:
Dövüşler hızlı, akıcı ve tatmin ediciydi. Wukong’un farklı yeteneklere dönüşebilmesi oyuna inanılmaz bir derinlik katıyor. Düşmanları çözmek, onların zayıf noktalarını bulmak ve buna göre taktik geliştirmek çok zevkliydi.

Çin Mitolojisi:
"Batı’ya Yolculuk" hikayesinin bir parçası olmak harikaydı. Oyunda karşılaştığım düşmanlar, devasa yaratıklar ve tanrılar o kadar detaylı tasarlanmış ki, kendimi mitolojik bir masalın içinde hissettim.

Zorluk Seviyesi:
Evet, zor bir oyun, ama bu zorluk size daha fazlasını başarmak için ilham veriyor. Bir boss’u alt ettikten sonra aldığınız o başarı hissi, oyun dünyasında pek az şeyle kıyaslanabilir.
Eksiler:

Anlatım:
Hikaye güzel, ama bazı bölümlerde olayların işlenişi daha etkileyici olabilirdi. Bazı sahnelerde bağ kurmakta zorlandım.

Genel Değerlendirme:
Black Myth: Wukong, bir efsaneyi keşfetmek isteyen herkes için inanılmaz bir deneyim sunuyor. Dövüşler, atmosfer ve görseller sizi oyuna bağlamak için fazlasıyla yeterli. Elbette zorluğuyla sizi yorabilir, ama bu çabanın sonunda elde ettiğiniz his buna kesinlikle değiyor.
Posted 30 August, 2024. Last edited 13 January.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
4 people found this review helpful
62.3 hrs on record
Artılar:

Muhteşem Atmosfer ve Görsellik:
Ghost of Tsushima, Japonya’nın feodal dönemindeki Tsushima Adası’nı muhteşem bir şekilde canlandırıyor. Çarpıcı manzaralar, sonsuz çiçek tarlaları, güneş ışığının ağaçlardan süzülüşü gibi detaylar, görsel anlamda bir sanat eseriyle karşı karşıya olduğunuzu hissettiriyor.

Akıcı ve Tatmin Edici Savaş Mekanikleri:
Kılıç savaşları oldukça akıcı ve tatmin edici. Samuray onuruyla düşmanlarınızı yüz yüze alt etmek ya da gizlilikle bir hayalet gibi ilerlemek sizin tercihiniz. Farklı dövüş stilleri ve geliştirmeler sayesinde kendinizi her zaman daha güçlü hissediyorsunuz.

Hikaye:
Jin Sakai’nin, samuray onuruna bağlı kalmak ile hayalet gibi savaşarak halkını kurtarmak arasında yaşadığı iç çatışma, güçlü bir hikaye sunuyor. Duygusal ve etkileyici anlarla dolu bir deneyim.

Yan Görevler ve Keşif:
Oyun, ana görev dışında birçok anlamlı ve derin yan görev sunuyor. Çiftçilerin hayatlarına dokunmak, gizemli olayları araştırmak ya da efsanevi ekipmanların peşine düşmek, dünyayı daha canlı hissettiriyor.

Sanat Yönetimi:
Kurosawa modu gibi özelliklerle, oyunun sinematik kalitesi ön plana çıkarılmış. Rüzgarla yön bulma gibi yaratıcı mekanikler ise keşfi oldukça keyifli hale getiriyor.

Müzikler:
Japon kültüründen ilham alan müzikler, savaş sahnelerinden huzurlu keşif anlarına kadar her sahneyi mükemmel şekilde tamamlıyor.

Eksiler:

Bazı Tekrar Eden Görevler
: Belli bir süre sonra düşman karakollarını temizlemek veya belirli tipte yan görevleri yapmak bir miktar tekrar hissi yaratabilir.

Gizlilik Mekanikleri:
Gizlilik mekaniği tatmin edici olsa da, benzer türdeki bazı oyunlara kıyasla biraz daha derinleştirilebilirdi.

Yapay Zeka:
Bazı durumlarda düşman yapay zekası biraz tahmin edilebilir davranabiliyor.

Sonuç:
Ghost of Tsushima, hikaye anlatımı, atmosfer, görsellik ve oynanış mekanikleriyle açık dünya oyunlarının zirve noktalarından biri. Japonya’nın feodal dönemini çarpıcı bir şekilde yaşamak ve samuray ruhunu hissetmek isteyen herkes için mutlaka oynanması gereken bir yapım. Steam sürümü ise geniş PC optimizasyonlarıyla bu deneyimi daha da güzelleştiriyor.
Posted 25 May, 2024. Last edited 13 January.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
1 person found this review helpful
38.0 hrs on record (28.9 hrs at review time)
Yaşam tarzı.
Posted 25 December, 2022.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
4 people found this review helpful
857.8 hrs on record (161.8 hrs at review time)
Oyun açık ve net şuan oynanabilecek tek MMPORG oyunu. Oyuna ilk girdiğinizde çok karışık gelmesi normal. Çünkü çok fazla detay var. Bir nevi real life gibi. Mesela inventory nizde ki ağırlık limitini artırmak için sırtınıza yük alıp yürümeniz gerekiyor (fitness salonuna gidip body çalışmak gibi düşünün). Bu sadece binlerce detaydan 1 tanesi.Zaten çoğu kişinin oyunu beğenmedim demesinin ya da oynamayı bırakmasının sebebi oyunu anlayamaması ve zora gelememesi. Oyuna sürekli p2w şöyle böyle diye eleştiriler geliyor. Bir kere oyunda trade sistemi yok. Yani 2 3 ay sonra oyun satış sitelerinde black desert silver satışı item satışı görmüceksiniz. Bu da demek oluyor ki oyunu oynayan herkes emek vermek çabalamak zorunda. P2w öğeleri hiç mi yok ? İllaki var.Mesela iteme upgrade yaparken +basma oranını artırma veya item düşme oranını artırma gibi. Fakat bunlar zaten pazaryerinden ulaşabileceğiniz şeyler. Ayriyetten bu söylediğim itemler şansınızı %100 lere falan da çıkarmıyor.Sadece gerçek para harcayarak zamandan kazanabilirsiniz. Yani benim 1 haftada yapabileceğim itemi sen 4 gün de yaparsın. Kimse yanlış anlamasın ama bizim insanımız oyun oynarken bile kolaya alıştığı için bi zorluk gördümü onu hemen pis kaka yapıyor. Adam knight online başlayıp binlerce tl harcayarak hazır itemli karakter alarak oyuna başlıyor, burda öyle birşey olmadığı için ve egosunu tatmin edemeyip millete hava atamadığı içinde oyunu lekeliyor. Silkroad oynayan Metin2 oynayan Knight oynayan adamlar buraya gelip bu oyuna p2w nasıl diyebiliyor anlamıyorum. İnsanda biraz utanma olur. Özetle arkadaşlar eğer bir oyun arayışındaysanız beni bağlasın uzun süre oynatsın diyorsanız bu oyunu alın oynayın pişman olmassınız. Yok millet şunu yapmış yok millet şunu almış muhabbetlerinede takılmayın hepsi boş. Siz kendi aldığınız zevke bakın. Adam isterse oyuna 50 trilyon harcasın benim 1 senede yapacağım karakteri 1 haftada yapsın benim umrumda olmaz, oyun sana kendini 1 yıl oynatmışsa önemli olan odur.
Posted 30 May, 2018.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
< 1  2 >
Showing 1-10 of 11 entries