İlk iki Mafia serisinin baş yazarı ve yönetmeni olan çek asıllı Daniel Vavra abimiz tarafından kaleme alınmış olan bu yapım,orta çağ bohemya krallığı döneminde geçmektedir,hikayede Skalitzli usta bir demircinin oğlu, Henry isminde genç bir şovalyeye hayat veriyoruz.

Kısaca hikayenin Prologue giriş kısmında Kuman haydut ordusu köyümüz Skalitz›de anne ve babamız başta olmak üzere bütün insanlarımızı katlederler, Ana karakterimiz Henry ise Talmberg kalesine kaçarak o bölgenin yöneticilerinden Kral Divish e sığınır.

Prologue giriş kısmında gelişen olaylardan sonra Henry ailesinin naaşını defnetmek için Skalitz e döner ve orada kumanlı haydutlar tarafından tuzağa düşürülür, babasnın kendisine emanet ettiği kılıcını da RUNT ismindeki kuman ele başına kaptırır, Runt Henry i öldürecek iken, değirmenci kız Therasa gelir ve Henry i kuman haydutlarından kurtarır, kız amcası değirmenci Peshek ile birlikte Henry i Rattay şehrine getirirler, ağır yaralı olduğu için belli bir müddet değirmence peshek sıhıyeciler eşliğinde Henry i tadavi ettirir. Kendini toparladıktan sonra Henry, Rattay Lordalarından Sör Hanush ve Sir Radzig Kobyla nın emrine girer.

Hikaye kısaca klişe bir intikam hikayesi ile harmanlansa da Prologue sunumu sinematografik anlamda etkileyiciydi, orta çağ bohemya krallığında basit bir köylünün şovalyelik hikayesini anlatan bir sinema filmi tadında girişti. Zaten bohemya orta çağında geçen çekya kültürü falan çok ayrıntılı işlenmiş, Daniel Vavra Mafia serisinden beridir yazarlık ve karakter işlenişi anlamında formunu kaybetmemiş.


Yorucu, inanılmaz seviyede yorucu bir bölüm dizaynı mekaniği var bu oyunda,toplamda 29 tane ana hikaye bölümü var,10 tanesinde falan ancak aksiyona giriyoruz, tamam her ne kadar oyunun kombatı çok sığ,düşman öldürmek çok sıkıcı, ama yinede şu saçma sapan İnvestigative yapmaktan, sürekli şüpheli kişileri searching yapmaktan ve birileri ile konuşmaktan kat kat daha iyidir be abi, belli bir süre sonra oyun Talk Simülatöre ve ayakçılık yapmaya dönüyor, sürekli dialog okumak beni belli bir süre sonra inanılmaz yordu.

Sürekli olarak Lordların emrinde araştırmacı bir devlet memuru gibi haritanının bir ucundan öbür ucuna gezip duruyoruz, cidden bölüm dizaynının sıkıcılığından ötürü ben bu oyunda iki defa pes edip sildim ve üçüncüsünde bitirmeye yemin ettim ve sırf kendime chalange koyduğum için mazoşistçe oynayıp sonunda bitirebildim :D


Oynanış anlamında oyun inanılmaz derecede yorucu ve kanser edici bir detay derinliğine sahip,zaten Mafia serilerini oynayanlar da zamanında Daniel Vavra nın abartılı gerçekçi oyun tasarımından ötürü şikayetçiydi, adam bunu Kingdom Come Deliverance yapımında daha da bir abartmış :D

İlk olarak oyunun kılıçlı kombat mekaniklerine değinmek istiyorum, işte bok gibi, ve inanılmaz hantal,sıkıcı vs... diyen oyuncuların iç sesi olmak isteyerek, evet abi ben de sizinle hem fikirim, gerçekten çok sıkıcılar ve ustalaşmanız da o kadar basit değil, ustalaşmak için gerçekten bu oyuna uzun saatler gömmeniz gerekiyor.

Gerçekten gerçekçi olmak için şu oyuna şöyle bir kombat savaş dizaynı koymak oynayan oyuncuya eziyet etmekten başka bir şey değil.

Bir iki kılıç darvesinde hooop kan kaybından ölüyorsun,bir kaç ok darbesinden hoop kan kaybından direk ölüyorsun, iki üç lavuk makasa alıp arkadan falan kalleşçe saldırıyor hoop vücuda ve kafaya aldığın travmatik saldırılardan ötürü yine direk kan kaybından ölüyorsun.

Zaten bir de üstüne ana karakter savaşlarda istediğimiz hedefe doğru dürüst kilitlenmiyor,veya kilitlendiği hedefden çıkmıyor falan, savaşlar inanılmaz derece bazen yer yer sapıtıyor,vuruş hissi derseniz gerçekten iyi değil,düşmanlara çeşitli kombolar çıkartamıyoruz,sıradan elit bir düşman kombomuzu bölerek, counter attack yapıp saldırılarımızı berteraf edebiliyor. Hadi at sürme mekanikleri yine fena değil,sağlam bir binek aldığımda atın yol tutuşunu ve hızlanma hissini falan doyurucu bir şekilde hissettim, ama kombat için maalesef aynı şeyi söylemek zor.

Eğer kombat da başarılı olamıyorsanız ve boktan kıytırık bir kaç haydutdan dayak yiyorsanız size tavsiyem, Rattay ordusundaki kıdemli yüzbaşı Captain Bernald dan kombat eğitimi alarak karakterinizin güç ve dayanıklılığını geliştirin, mevcut kullandığınız silah türünde ustalaşmak için o silah türü ile talim yaparak 15,20 lvl arası karakterinizin weapon skill seviyesini kasın, daha sonra mantığını çözdükten sonra Kombat dan yavaş yavaş keyif almaya başlayacağınıza eminim, ama yinede üç beş kişinin arasına direk dalmanızı önermem, ağır zırhlı kuman şovalyeleri içinizden geçer yoksa, benim defalarca geçti çünkü :D Tabi yine de 100+ saatten sonra düşmanları rahat kesebilsem dahi savaşların oturaksızlığı ve hissizliği beni maalesef epheyi baydı.


Çıktığı yıla göre oldukça tatlı ve güzel, çıktıktan yedi yıl sonra oynamama rağmen hiç bir şekilde rahatsız etmedi, Orduların surların ardındaki kaleleri ve köylerdeki insan topluluğuna göz atmak gerçekten çok keyifli. Kullandıkları renk filtresi ile oyunun görsel tasarımı biblo gibi gerçekten.

Tabi ben Cry Engine motorunu teknik sorunlarından ötürü pek sevmiyorum, 21 senelik oyun olan Far Cry 1 de bile Cry Engine 1 motorunda yer yer optimizasyon sorunları ve fps problemleri yaşadığım oldu, güzel motor ama aksiyon kısımlarında falan maalesef çok sıkıntılı, hatta binek ile son hız depar atarak köylere ve yerleşik şehir merkezlerine falan girdiğimde Çoğu objelerin ve bazı NPC modelleri abartılı şekilde geç render olduğuna şahit oldum, bu da gerçekten göz zevkimi ciddi bir şekilde bozdu. Hata gece 60 fps altında oynuyorum, detay ve görsel efekt seviyelerinin yoğun olduğu alanlarda 40 fps ye kadar net düştüğüm oldu.


Karakter modelleri ve surat mimikleri için cidden çalışmışlar,detaylar Sinematik sahnelerde falan hiç fena durmuyor, sanırım Rockstar ın L.A Noire oyununda kullandığı şu detaylı yüz tanıma teknolojisini falan kullanmışlar, yani o seviye tabi ki de değildi oyun içi falan, ama ara sahnelerde yakın seviyedeydi. Bu da sahnelerin kalitesini ciddi anlamda artırdı benim gözümde.

Ana karakter zamanla kirleniyor,savaşlara girdikçe yaralanıyor,üstümüzdeki kumaş ve zırhlar zamanla eskiyip yıpranıyor, etrafta kirli dolaştığımız zaman ayıplanıyoruz,konuşma seviyemiz de negatif etki ederek düşüyor ve çekiciliğimiz azalıyor,eğer tedavi olmadan yaralı bir şekilde malkaçoğlu gibi takılırsak soylu köylüler bizim için endişeleniyor ve karizma ve konuşma seviyemiz pozitif etki ediyor.

Eğer itibarımız bir bölgede düşü ise her kez bizden nefret ediyor, hiç bir tüccar bizimle dialog kurmuyor.
'' -Defol git buradan kundakçı katil, pis ucube ! falan diye ana karakter Henry i yerin dibine sokuyorlar, '' eğer her hangi bir bölgede itibar seviyemiz %80 üstünde ise o bölgedeki soylular tarafından büyük bir itibar görüyoruz,
'' -Var olun aziz şavalyem, sizin gibi asil bir şavalyenin ilgisini çekebilmek benim için bir onurdur, '' falan diye yağcılık yapmaya başlıyorlar.

Aynı Şekilde Rattay de falan devriye atan askerler üstümüzü aramaya tenezzül bile edemiyorlar, hatta itibar sahibi bir şavalye olduğumuz zaman tüccarlar falan Henry e daha ucuz malzemeler satıyorlar, pazarlık falan yaptığımız zaman sabırları birden tükenmiyor, daha ucuza alıp, daha pahalı fiyata satabiliyoruz.

Bu uzunca yazdığım ayrıntılar beni oyuna bağlayan en güzel ayrıntılar ve gerçekçi detaylar oldu, cidden RP yapa yapa oynadım, belli bir süre inanılmaz keyif aldım, yan görevlerde falan köylülerin sorunlarını çözdüm, bölgenin baş muhafızlarını ve lordlarını gururlandırdım.

Daniel Vavra yine manyakça realistik detaylar kasarak, Mafia serisinde olduğu gibi sanatsal ve estetik ruhunu bir kez daha konuşturmuş, hatta ilk iki Mafia serisi bu oyunun yanında archade kalıyor, adam bu oyundaki gerçekçiliği cidden abartmış :D

[h1] GENEL BAKIŞ, HİKAYE ANLATIMI [/h1] İlk iki Mafia serisinin baş yazarı ve yönetmeni olan çek asıllı Daniel Vavra abimiz tarafından kaleme alınmış olan bu yapım,orta çağ bohemya krallığı döneminde geçmektedir,hikayede Skalitzli usta bir demircinin oğlu, Henry isminde genç bir şovalyeye hayat veriyoruz. Kısaca hikayenin Prologue giriş kısmında Kuman haydut ordusu köyümüz Skalitz›de anne ve babamız başta olmak üzere bütün insanlarımızı katlederler, Ana karakterimiz Henry ise Talmberg kalesine kaçarak o bölgenin yöneticilerinden Kral Divish e sığınır. Prologue giriş kısmında gelişen olaylardan sonra Henry ailesinin naaşını defnetmek için Skalitz e döner ve orada kumanlı haydutlar tarafından tuzağa düşürülür, babasnın kendisine emanet ettiği kılıcını da RUNT ismindeki kuman ele başına kaptırır, Runt Henry i öldürecek iken, değirmenci kız Therasa gelir ve Henry i kuman haydutlarından kurtarır, kız amcası değirmenci Peshek ile birlikte Henry i Rattay şehrine getirirler, ağır yaralı olduğu için belli bir müddet değirmence peshek sıhıyeciler eşliğinde Henry i tadavi ettirir. Kendini toparladıktan sonra Henry, Rattay Lordalarından Sör Hanush ve Sir Radzig Kobyla nın emrine girer. Hikaye kısaca klişe bir intikam hikayesi ile harmanlansa da Prologue sunumu sinematografik anlamda etkileyiciydi, orta çağ bohemya krallığında basit bir köylünün şovalyelik hikayesini anlatan bir sinema filmi tadında girişti. Zaten bohemya orta çağında geçen çekya kültürü falan çok ayrıntılı işlenmiş, Daniel Vavra Mafia serisinden beridir yazarlık ve karakter işlenişi anlamında formunu kaybetmemiş. [h1] BÖLÜM DİZAYNI [/h1] Yorucu, inanılmaz seviyede yorucu bir bölüm dizaynı mekaniği var bu oyunda,toplamda 29 tane ana hikaye bölümü var,10 tanesinde falan ancak aksiyona giriyoruz, tamam her ne kadar oyunun kombatı çok sığ,düşman öldürmek çok sıkıcı, ama yinede şu saçma sapan İnvestigative yapmaktan, sürekli şüpheli kişileri searching yapmaktan ve birileri ile konuşmaktan kat kat daha iyidir be abi, belli bir süre sonra oyun Talk Simülatöre ve ayakçılık yapmaya dönüyor, sürekli dialog okumak beni belli bir süre sonra inanılmaz yordu. Sürekli olarak Lordların emrinde araştırmacı bir devlet memuru gibi haritanının bir ucundan öbür ucuna gezip duruyoruz, cidden bölüm dizaynının sıkıcılığından ötürü ben bu oyunda iki defa pes edip sildim ve üçüncüsünde bitirmeye yemin ettim ve sırf kendime chalange koyduğum için mazoşistçe oynayıp sonunda bitirebildim :D [h1] OYNANIŞ [/h1] Oynanış anlamında oyun inanılmaz derecede yorucu ve kanser edici bir detay derinliğine sahip,zaten Mafia serilerini oynayanlar da zamanında Daniel Vavra nın abartılı gerçekçi oyun tasarımından ötürü şikayetçiydi, adam bunu Kingdom Come Deliverance yapımında daha da bir abartmış :D İlk olarak oyunun kılıçlı kombat mekaniklerine değinmek istiyorum, işte bok gibi, ve inanılmaz hantal,sıkıcı vs... diyen oyuncuların iç sesi olmak isteyerek, evet abi ben de sizinle hem fikirim, gerçekten çok sıkıcılar ve ustalaşmanız da o kadar basit değil, ustalaşmak için gerçekten bu oyuna uzun saatler gömmeniz gerekiyor. Gerçekten gerçekçi olmak için şu oyuna şöyle bir kombat savaş dizaynı koymak oynayan oyuncuya eziyet etmekten başka bir şey değil. Bir iki kılıç darvesinde hooop kan kaybından ölüyorsun,bir kaç ok darbesinden hoop kan kaybından direk ölüyorsun, iki üç lavuk makasa alıp arkadan falan kalleşçe saldırıyor hoop vücuda ve kafaya aldığın travmatik saldırılardan ötürü yine direk kan kaybından ölüyorsun. Zaten bir de üstüne ana karakter savaşlarda istediğimiz hedefe doğru dürüst kilitlenmiyor,veya kilitlendiği hedefden çıkmıyor falan, savaşlar inanılmaz derece bazen yer yer sapıtıyor,vuruş hissi derseniz gerçekten iyi değil,düşmanlara çeşitli kombolar çıkartamıyoruz,sıradan elit bir düşman kombomuzu bölerek, counter attack yapıp saldırılarımızı berteraf edebiliyor. Hadi at sürme mekanikleri yine fena değil,sağlam bir binek aldığımda atın yol tutuşunu ve hızlanma hissini falan doyurucu bir şekilde hissettim, ama kombat için maalesef aynı şeyi söylemek zor. Eğer kombat da başarılı olamıyorsanız ve boktan kıytırık bir kaç haydutdan dayak yiyorsanız size tavsiyem, Rattay ordusundaki kıdemli yüzbaşı Captain Bernald dan kombat eğitimi alarak karakterinizin güç ve dayanıklılığını geliştirin, mevcut kullandığınız silah türünde ustalaşmak için o silah türü ile talim yaparak 15,20 lvl arası karakterinizin weapon skill seviyesini kasın, daha sonra mantığını çözdükten sonra Kombat dan yavaş yavaş keyif almaya başlayacağınıza eminim, ama yinede üç beş kişinin arasına direk dalmanızı önermem, ağır zırhlı kuman şovalyeleri içinizden geçer yoksa, benim defalarca geçti çünkü :D Tabi yine de 100+ saatten sonra düşmanları rahat kesebilsem dahi savaşların oturaksızlığı ve hissizliği beni maalesef epheyi baydı. [h1] GRAFİKLER VE OPTİMİZASYON [/h1] Çıktığı yıla göre oldukça tatlı ve güzel, çıktıktan yedi yıl sonra oynamama rağmen hiç bir şekilde rahatsız etmedi, Orduların surların ardındaki kaleleri ve köylerdeki insan topluluğuna göz atmak gerçekten çok keyifli. Kullandıkları renk filtresi ile oyunun görsel tasarımı biblo gibi gerçekten. Tabi ben Cry Engine motorunu teknik sorunlarından ötürü pek sevmiyorum, 21 senelik oyun olan Far Cry 1 de bile Cry Engine 1 motorunda yer yer optimizasyon sorunları ve fps problemleri yaşadığım oldu, güzel motor ama aksiyon kısımlarında falan maalesef çok sıkıntılı, hatta binek ile son hız depar atarak köylere ve yerleşik şehir merkezlerine falan girdiğimde Çoğu objelerin ve bazı NPC modelleri abartılı şekilde geç render olduğuna şahit oldum, bu da gerçekten göz zevkimi ciddi bir şekilde bozdu. Hata gece 60 fps altında oynuyorum, detay ve görsel efekt seviyelerinin yoğun olduğu alanlarda 40 fps ye kadar net düştüğüm oldu. [h1] GERÇEKÇİ TEKNİK DETAYLAR [/h1] Karakter modelleri ve surat mimikleri için cidden çalışmışlar,detaylar Sinematik sahnelerde falan hiç fena durmuyor, sanırım Rockstar ın L.A Noire oyununda kullandığı şu detaylı yüz tanıma teknolojisini falan kullanmışlar, yani o seviye tabi ki de değildi oyun içi falan, ama ara sahnelerde yakın seviyedeydi. Bu da sahnelerin kalitesini ciddi anlamda artırdı benim gözümde. Ana karakter zamanla kirleniyor,savaşlara girdikçe yaralanıyor,üstümüzdeki kumaş ve zırhlar zamanla eskiyip yıpranıyor, etrafta kirli dolaştığımız zaman ayıplanıyoruz,konuşma seviyemiz de negatif etki ederek düşüyor ve çekiciliğimiz azalıyor,eğer tedavi olmadan yaralı bir şekilde malkaçoğlu gibi takılırsak soylu köylüler bizim için endişeleniyor ve karizma ve konuşma seviyemiz pozitif etki ediyor. Eğer itibarımız bir bölgede düşü ise her kez bizden nefret ediyor, hiç bir tüccar bizimle dialog kurmuyor. '' -Defol git buradan kundakçı katil, pis ucube ! falan diye ana karakter Henry i yerin dibine sokuyorlar, '' eğer her hangi bir bölgede itibar seviyemiz %80 üstünde ise o bölgedeki soylular tarafından büyük bir itibar görüyoruz, '' -Var olun aziz şavalyem, sizin gibi asil bir şavalyenin ilgisini çekebilmek benim için bir onurdur, '' falan diye yağcılık yapmaya başlıyorlar. Aynı Şekilde Rattay de falan devriye atan askerler üstümüzü aramaya tenezzül bile edemiyorlar, hatta itibar sahibi bir şavalye olduğumuz zaman tüccarlar falan Henry e daha ucuz malzemeler satıyorlar, pazarlık falan yaptığımız zaman sabırları birden tükenmiyor, daha ucuza alıp, daha pahalı fiyata satabiliyoruz. Bu uzunca yazdığım ayrıntılar beni oyuna bağlayan en güzel ayrıntılar ve gerçekçi detaylar oldu, cidden RP yapa yapa oynadım, belli bir süre inanılmaz keyif aldım, yan görevlerde falan köylülerin sorunlarını çözdüm, bölgenin baş muhafızlarını ve lordlarını gururlandırdım. Daniel Vavra yine manyakça realistik detaylar kasarak, Mafia serisinde olduğu gibi sanatsal ve estetik ruhunu bir kez daha konuşturmuş, hatta ilk iki Mafia serisi bu oyunun yanında archade kalıyor, adam bu oyundaki gerçekçiliği cidden abartmış :D [h1] GENEL PUANIM 7.9/10 [/h1]