çıktığı günden bu zamana kadar (8 yıldır) "abi witcher yea, süper oyun, dünyanın en iyi oyunu" diye gezinen tiplerden dolayı bu oyuna hep bi antipati beslemiştim ve bu yüzden de bu zamana kadar hep sallamıştım.

hikaye + 2 dlc ile birlikte 50 saatin ardından evet gerçekten de çok iyi bi oyunmuş dedirtti.

ama dünyanın en iyi oyunu tepkilerini oyunu oynayan kitlelerin casual kitleler olmasına bağlıyorum. lakin bu da witcher'ın ayrı bir başarısıdır bana göre. çünkü oynarken farkettiğim ve gerçekten benim de etkilendiğim şey şu ki: sunum.

öncelikle rpg oyunları genel kitleye hitap etmez. sebebi ise bu oyunların daha çok metin okumak üzerine kurulu olmasından dolayıdır. ve bu metinler oyunların büyüklüğünden dolayı oyuncuya sunulurken doğal olarak çok sade bi biçimde sunulur. witcher 3'ten daha çok sevdiğim ve popüler bir örnek olan skyrim'den örnek vermek gerekirse; skyrim'de isterseniz oyunun en kritik görevinde olun ortalıkta kıyamet kopuyor olsun, hikaye size kötü oyuncuların oynadığı bir tiyatro oyunu gibi sunulur. karakterler odun gibi hareket eder, mıy mıy konuşurlar, mimik neredeyse yoktur vs. oynayanların gözünde canlanacaktır. fakat zaten rpg oyunlarına aşina, bu kütüklüğe alışmış kitle (ki bu kitle azınlık) casual kitlenin aksine bu sunumu çok da sorun etmeden oradaki verilen hikayeyi alabilir.

işte witcher 3 benim gözlemlerime göre casual kitleyi baymadan anlatmak istediği hikayeyi anlatabildiği için başarılıdır. bir yerden bir yere giderken random encounter ile karşılaştığında bile witcher 3'te araya müthiş olmayan fakat hiç de fena olmayan ara sahneler girer ve bunu istisnasız yapar. bu sayede hayatında call of duty'den başka oyun oynamamış adamlar bu büyüklükte ve bu derinlikte bir oyuna ilk defa gerçek anlamda girebilip ana karakterle empati kurabilince etkilenmişlerdir.

ayrıca bu bahsedilen kitle normalde rpg oynayan kitlenin aksine çok daha geniş bi kitle olduğundan, sosyal medyada, sözlükte ya da forumlarda boruları kalabalık olduklarından ötürü daha çok öttüğünden, witcher 3'ün normalde de rpg oynayan insanlar tarafından overrated olarak nitelendirilmesini de anlayabiliyorum. her yerde bas bas bağırılıyor çünkü witcher 3 dünyanın en iyi oyunu diye.

witcher 3 evet çok iyi bi oyun, övülmeyi hakeden de bi oyun ama dünyanın en iyi oyunu değil be kanka, senin oynadığın en iyi oyun sadece. bak hazır witcher 3 sayesinde rpg oyunlarına da hafiften ısınmışken, ortalıkta witcher 3 elçiliği yapmak yerine biraz daha hardcore rpg oyunlarına girmeyi deneyebilirsin :)

çıktığı günden bu zamana kadar (8 yıldır) "abi witcher yea, süper oyun, dünyanın en iyi oyunu" diye gezinen tiplerden dolayı bu oyuna hep bi antipati beslemiştim ve bu yüzden de bu zamana kadar hep sallamıştım. hikaye + 2 dlc ile birlikte 50 saatin ardından evet gerçekten de çok iyi bi oyunmuş dedirtti. ama dünyanın en iyi oyunu tepkilerini oyunu oynayan kitlelerin casual kitleler olmasına bağlıyorum. lakin bu da witcher'ın ayrı bir başarısıdır bana göre. çünkü oynarken farkettiğim ve gerçekten benim de etkilendiğim şey şu ki: sunum. öncelikle rpg oyunları genel kitleye hitap etmez. sebebi ise bu oyunların daha çok metin okumak üzerine kurulu olmasından dolayıdır. ve bu metinler oyunların büyüklüğünden dolayı oyuncuya sunulurken doğal olarak çok sade bi biçimde sunulur. witcher 3'ten daha çok sevdiğim ve popüler bir örnek olan skyrim'den örnek vermek gerekirse; skyrim'de isterseniz oyunun en kritik görevinde olun ortalıkta kıyamet kopuyor olsun, hikaye size kötü oyuncuların oynadığı bir tiyatro oyunu gibi sunulur. karakterler odun gibi hareket eder, mıy mıy konuşurlar, mimik neredeyse yoktur vs. oynayanların gözünde canlanacaktır. fakat zaten rpg oyunlarına aşina, bu kütüklüğe alışmış kitle (ki bu kitle azınlık) casual kitlenin aksine bu sunumu çok da sorun etmeden oradaki verilen hikayeyi alabilir. işte witcher 3 benim gözlemlerime göre casual kitleyi baymadan anlatmak istediği hikayeyi anlatabildiği için başarılıdır. bir yerden bir yere giderken random encounter ile karşılaştığında bile witcher 3'te araya müthiş olmayan fakat hiç de fena olmayan ara sahneler girer ve bunu istisnasız yapar. bu sayede hayatında call of duty'den başka oyun oynamamış adamlar bu büyüklükte ve bu derinlikte bir oyuna ilk defa gerçek anlamda girebilip ana karakterle empati kurabilince etkilenmişlerdir. ayrıca bu bahsedilen kitle normalde rpg oynayan kitlenin aksine çok daha geniş bi kitle olduğundan, sosyal medyada, sözlükte ya da forumlarda boruları kalabalık olduklarından ötürü daha çok öttüğünden, witcher 3'ün normalde de rpg oynayan insanlar tarafından overrated olarak nitelendirilmesini de anlayabiliyorum. her yerde bas bas bağırılıyor çünkü witcher 3 dünyanın en iyi oyunu diye. witcher 3 evet çok iyi bi oyun, övülmeyi hakeden de bi oyun ama dünyanın en iyi oyunu değil be kanka, senin oynadığın en iyi oyun sadece. bak hazır witcher 3 sayesinde rpg oyunlarına da hafiften ısınmışken, ortalıkta witcher 3 elçiliği yapmak yerine biraz daha hardcore rpg oyunlarına girmeyi deneyebilirsin :)