Ah efendiler, ah. Bu tür bir VN görecek miydi bu gözler. Kader, şans? Yoksa uzun soluklu bir rüya? Kim bilir... Hacı Ramsesler, bir VN’de görüp görebileceğiniz en göz alıcı grafiklere, en şaşırtıcı hikaye örgüsüne ve en ayrıntılı gelişimsel haritaya ve yan görevlere ev sahipliği yapan oyuna tanıklık etme şansı yakaladınız: DANGANRONPA V3. Sözü uzatmadan bu oyunu niye böyle pohpohladığıma geçelim isterseniz.


Her VN oyuncusu gibi siz de VN’inizin başına göz zevkinizi tatmin etmek için oturmuyorsunuz. VN’lerin amacı oyuncuya özellikle hikayeyi aşılamaktır zati ya. Ben de bugüne kadar arayüz olarak sadece Steins;Gate 0’da uğraşılmış olduğunu ve dinamik grafiklerde de Nekopara serisinin ön plana çıktığını söyleyebiliyordum (Pixel based VN’leri saymazsak). VN’ler arasında bir gün grafiksel atılımlı bir VN göreceğimi düşünmüyordum, fakat böyle bir isteğim de yok değildi. Ve çoktan V3’ün grafikleri ile büyülenmiş biri olarak, “Grafikli VN” hayalimin gerçekleşmiş olduğunu söylemekten mutluluk duyuyorum. Bu oyunu grafikler açısından en ön planda tutan niteliği Dinamik Grafiklerdir. Bir bakalım Dinamik Grafikler nedir ve oyuna ne katarlar:

Dinamik Grafik, adından da anlaşılacağı üzere ekranda sürekli bir grafik sürekliliği olmasının sağlanmasıdır ve bu sayede oyuncunun sıkılmaması amaçlanır. Danganronpa V3’de ise bu etmenin etkili bir şekilde kullanıldığını görüyoruz. Diyalog ekranındaki karakterler arası geçiş animasyonları ve duruma göre sıklıkla değişen diyalog kutucukları o kadar müthiş bir dizayna sahip ki bir anda kendinizi AAA bir oyun oynuyormuş gibi hissediveriyorsunuz. Class Trial grafikleri ise farklı bir konu. Yazının devamlarında özel olarak bahsedeceğim. 2.5D dünya ise diğer bütün DR oyunlarına kıyasla çok daha göze batmayan grafikleriyle bizi karşılıyor. Investigation Mode gibi daha bir sürü grafiksel olarak üstünde durulması gereken konu olsa da biliyorum ki buraya grafik muhabbeti okumak için gelmediniz. Sadece V3'ün bütün VN sektörü için resmen devrim niteliği taşıdığını, hatta bir "Breakthrough" olarak nitelendirilebileceğini belirtmek istedim. Bu konuyu daha uzatmayalım.


DR V3 ile birlikte yine diğer DR oyunlarındaki gibi oyundaki ilerleyişimiz ile büyüyen bir dünya ile karşılaşıyoruz, aynı mekanik. Fakat V3'ün dünyası istisnai şekilde devasa. Cidden devasa. Biraz daha büyük olsa açık dünya dedirtecek dünyası ile ağzımız açık dünyayı idrak etmeye çalışıyoruz. Her mekan hikayenin ilerleyişi boyunca eksiksiz bir şekilde hikayeye dahil oluyor ve oyunu zenginleştirdikçe zenginleştiriyor. Ayrıca Ultimate Talent'lara göre karakterlerimize özel tahsis edilen kişisel odalar da ayrı bir egzotiklik katıyor oyun havasına.


DR serisinin en güzel yanlarından birisi de bileceğimiz üzere cutscene videoları. Bu oyunda ise daha oyunun ilk saatlerinden giriş faslınca verilen video tüyleri diken diken etmeye yetiyor. Punishment kısımları da özenle dizayn edilmiş vaziyette. Her zamanki eskimez DANGANRONPA! OST'si oyun boyunca bizlere eşlik ederken diğer OST'ler de istisnai şekilde iyi bestelenmiş. Oyun boyunca kaliteli müziklerle ilerleyeceğinizden şüpheniz olmasın. Besteci Masaumi Takada'yı buradan takdir ediyorum.


Çaktırmayın ama bu oyunu satın almadan önce 27 saate yakın bir oynama sürem oldu ve sonradan satın alma kararı aldım. Fakat niye satın aldım? Nedeni Class Trial'lar ve yaratıcı şaşırtmacalarda yatıyor. Şaşırtmacalara sonra özel olarak değineceğim. Şimdi gelelim Class Trial'lara. Dinamik görsellerle daha argüman savaşı başlamadan afallamışken yavaş yavaş Debate türlerinin çeşitliliği ile resmen yere yığılyor ve böylesine üstüne uğraşılmış bir oyuna tanıklık edebildiğimiz için ağlamaklı oluyoruz. Nonstop Debate, Mass Panic Debate, Spot Selection, Rebuttal Showdown, Debate Scrum, Hangman’s Gambit, Argument Armament, Psyche Taxi, Mind Mine ve Closing Argument gibi modlar Class Trial'lar boyunca Trial deneyimimizi zenginleştiriyor ve asla sıkılmıyoruz. Ayrıca Trial gidişatı yapacağınız "yalanlara" göre değişebiliyor ki deneyiminizin diğer oyuncularla tamamen aynı olmayacağını aklınızdan çıkarmayın. Sistem güzel.


DR serisi, bütün oyunları boyunca özellikle şaşırtmaya odaklansa ve absürt case'ler üzerinden oyuncuyu etkilemeye çalışsa da V3 ile yapımcılar bu konuda sınırlarını resmen aşmışlar. Noter onaylı. Daha Chapter 1 sonundan itibaren öyle bir darbe yiyoruz ki oyunu orada noktalasak bile zaten iyi bir deneyim yaşamış olduğumuzu söyleyebiliyoruz. Her şeyi bırakın V3'ün şaşırtma unsurları bile oyunu almanız için büyük bir neden. Sadece oynayın ve her Chapter boyunca tahmin yürüterekten resmen bir "Şaşırma Yolculuğu" deneyimleyin. Ace Attorney ile aşık atabilecek tarzda bir macera yaşayacağınıza emin olabilirsiniz.


V3'de diğer bütün DR serisindeki oyunlardan daha kaliteli bir diyalog oluşumu ile karşılaşıyoruz. Ciddi anlamda güldürmeyi başaran ve karakterlerin kişiliklerine göre dikkatle yazılmış diyaloglar oyuna cidden yüksek bir değer katıyor. Katıla katıla gülmüş olduğum sahnelerin yanında beklenmedik diyaloglar ile de şaşırtma girişimleri hep başarıya ulaşıyor benim gözümde. VN oyunlarıyla dalga geçmek için kullanılan "Slayt Gösterisi" yakıştırması zati dinamik grafikler ve 2.5D dünya ile zayıflamışken oyun boyunca karşılaştığımız entellektüel üsluplu diyaloglar da bu yakıştırmayı tamamen silip süpürüyor. VA-11 HALL-A gibi bir diyalog başyapıtı ile bile yarışır türden bir oyun. Kesinlikle okunabilecek her yazıyı okumaya çalışın.


V3, her diğer DR oyunu gibi 16 kişilik klişe kadrosu ile bizlere sunuluyor. İlk başta bazı karakterlerin zorlama bile olduğunu düşünecek olabilirsiniz fakat diyaloglar arasında boğuldukça en itici veya boş gelen karakterlerin bile kendilerine has müthiş özellikler barındırdıklarını görüyor ve her karaktere oyuna 2. veya 3. oturuşunuzda aşina oluyorsunuz. Hiçbir karakterin birbirine diyalogsal olarak benzememesini sağlamak cidden zor bir iş, hele ki ortada 16 kişi, bir sınıf varken. Fakat başarılı bir şekilde her karakterin kendine has bir diyalog yansıması olduğunu görünce şaşırmamak elde olmuyor. Monokubs'ların artık sıkmış olan sadece Monokumanın duyurularını görüyor olma durumumuzu neşelendirdiğini de söyleyebilirim. İyi bir ekleme.

Oyunlarda eksi aramayı sevmeyen biri olsam da bu derece mükemmel bir oyunun eksilerinin sayılması farz. Liste şeklinde bakalım.

Loading ekranlarında hafif grafik kaybı olması ki o kadar da gözebatar bir eksi değil.

Bazı Case'lerin abartılmış şekilde faillerinin önceden tahmininin yapılmasının imkansız olması.

Debate'lerde bazı yazıların üstten alta doğru yazılması ve düzgünce okunamaması (Bu aslında oyunun Japonca versiyon üstüne geliştirilmesinden kaynaklı çünkü japonlar üstten alta yazı okumaya alışıklar. Alfabeleri buna elverişli).

Debate'lerde bazı Weak Spot'lara düzgün nişan almış olmama rağmen kabul etmemesi (bunu da beceriksizlik olarak yorumlayabilirsiniz fakat cidden bazı yazılara düzgün nişan almış, hatta V yakalayacak şekilde nişan almış olmama rağmen kabul etmediği oldu).

Oyundaki önemli diyaloglar dışında her diyalog için seslendirme bulunmaması ki diğer oyunlarda da durum böyle.

Character CG bazlı minör grafik hatalar.


Danganronpa V3'ün bütün VN'ler arasından bir mücevher olduğu ve kesinlikle parasına kıyılıp oynanması taraftarıyım. Bir oyunda en fazla bu kadar detay ve ayrıntı önemi göz önüne serilebilir. Uzun lafın kısası, alın be kardeşim adamlar yapmış valla. Karakter sınırı yüzünden orijinal yazının bir kısmını silmek zorunda kaldım ama olabildiğinde açıklayıcı oldu diye düşünüyorum. İyi günler. Beğeniverin :)