Steam 설치
로그인
|
언어
简体中文(중국어 간체)
繁體中文(중국어 번체)
日本語(일본어)
ไทย(태국어)
Български(불가리아어)
Čeština(체코어)
Dansk(덴마크어)
Deutsch(독일어)
English(영어)
Español - España(스페인어 - 스페인)
Español - Latinoamérica(스페인어 - 중남미)
Ελληνικά(그리스어)
Français(프랑스어)
Italiano(이탈리아어)
Bahasa Indonesia(인도네시아어)
Magyar(헝가리어)
Nederlands(네덜란드어)
Norsk(노르웨이어)
Polski(폴란드어)
Português(포르투갈어 - 포르투갈)
Português - Brasil(포르투갈어 - 브라질)
Română(루마니아어)
Русский(러시아어)
Suomi(핀란드어)
Svenska(스웨덴어)
Türkçe(튀르키예어)
Tiếng Việt(베트남어)
Українська(우크라이나어)
번역 관련 문제 보고
Hasan buna çok üzülüyormuş.
Bu sırada Hans'ın ülkesi Hasan'ın ülkesine terör saldırıları düzenleyenleri desteklemekle kalmıyor, yardımlar gönderiyormuş.
Hasan bunu görüyormuş ve çok sinirleniyormuş ama elinden pek bir şey gelmiyormuş.
Günlerden bir gün Rusya diye bir ülke Hans'ın ülkesini tehdit etmeye başlamış.
Hans'ın ülkesi bu yüzden Hasan'ın ülkesinin de aralarında bulunduğu NATO'ya girmek istiyormuş.
Hasan'ın ülkesi, haklı olarak Hans'ın ülkesinin NATO'ya girmesini istememiş.
Hans şok... Hans şaşkın... Hans üzgün... Hans pişman...
Hans bir gün güne bomba sesleriyle uyanmış ve dostluğun ne kadar önemli bir şey olduğunu, p*çliğin ne kadar kötü bir şey olduğunu çıkarmış.
Hans umarım bir gün akıllanır...