Recent reviews by m_atris

Bu incelemeyi Unity mod'u değerlendirmesi gibi düşünebilirsiniz biraz ana oyunun başlıklarına da değineceğim fakat bu mod üstünden de ilerleyecek inceleme.

Senaryo kısmını direk atlayacağım ciddi manada hiçbir şey olmuyor oyunda bıkkınlık geldi cutscene'lerde.

Oyunun kendisine gelirsek NFS2015 tematik olarak Underground 2 'ye en çok benzeyen oyun olduğundan hep tadını çıkara çıkara oynama hevesim vardı içimde fakat oyuncak araba sürmeye benzeyen kontrolleri yüzünden hiç tadını çıkaramadım.
Daha yakın bir zamanda Unity modu ile karşılaştım ve aradığım fırsatın bu olduğunu düşündüm, gerçekten de sonunda şu oyundan hevesimi alabildim.

Peki Unity neleri değiştiriyor?
Aslında bakarsak fazla bir etkisi yok oyuna, arabaların yol tutuşlarını arttırıyor ve yalpalama gibi yaptıkları drift modunu ortadan kaldırıyor. Arabalar açılı bir şekilde düz doğrultuda ilerleyememeye başladığından (drift değil çünkü yaptıkları) oyun gerçekten eğlenceli hale geliyor. Onun dışında oyun tamamen aynı ya da ben fark etmedim çünkü en son 7-8 yıl önce oynamıştım bu oyunu.

Unity modu dışında konuşmaya değer tek özelliği atmosferi oyunun zaten bunca yıllık oyuna geri dönme isteği uyandıran tek etken de buydu benim için. Hala en iyi gözüken NFS oyununun bu olduğunu söyleyebilirim gecenin her tonunu işlemişler renk paleti ve filtreler harika oyuna bakmaya doyamıyorum. Evet kolaya kaçıp yere devamlı su birikintisi serpiştirmişler farkındayım da napalım abi güzel gözüküyor işte atmosferi hakkında yapabileceğim tek olumsuz eleştiri gecenin tonları arasındaki döngünün bölgesel değil de süreye bağlı olması daha iyi olurdu kesinlikle. Alacakaranlığın mavimsi tonu sadece haritanın bir bölgesinde zifiri karanlık ve sarı sokak lambaları ile oluşmuş daha sarımtırak palet sadece bir bölgede gibi gibi bunlar haritanın sadece tek yerine konulunca aşırı yapay bir görünüm oluşturuyor mapte bir çizgiyi geçince oyunun teması şak diye değişiyor resmen etrafta son hız rastgele dolaşırken haritanın bölgelerini hızlı hızlı değiştirdiğimden bir anda mavi bir anda sarı bir anda siyah böyle ani temasal değişiklikler yaşamak kötü hissettirdi.

Onun dışında ne yazık ki oyun hakkında konuşacak başka bir şey yok bunca yılın ardından hala oynamadıysanız Unity indirip bir deneyin eğer denemiş ama beğenmediyseniz yine Unity indirip deneyin.

Nomada Studio yine kalemini konuşturmuş ve GRIS'in yanına bir şaheser daha eklemeyi başarmış.

Fakat GRIS'ten çok farklı bir işle karşı karşıyayız ve ne yazık ki bu konuda hayal kırıklığı yaşadım biraz.
Öncelikle senaryo diyemesek de olay örgüsü ve anlatımına bakalım. GRIS'in soyut anlatımındansa daha somut bir olay örgüsü anlatma kararı almışlar böyle bir yola gitmeyi tercih ettiler ise daha ilginç bir şeyler görmeyi beklemiştim, sadece ''kötü karanlığa karşı savaş'' dan ibaret olması iyi olmadı.
Şimdi diyeceksiniz abi GRIS de aynıydı ki. Değil işte oradaki atmosferin tamamı soyut bir kavramı mecazi bir şekilde anlatmaya yönelikti oyundan herkes kendi hayatındaki bir deneyimden parça bulabilirdi çizgisel hikaye anlatmaya karar vermelerinin dezavantajı burada ortaya çıkmış bence.

Görselliğe gelirsek yine karşımızda her saniye F12'ye basmalık bir oyun var. GRIS'ten biraz daha farklı olarak dinamik bir tema değişimi pek yok ama bu olumsuz bir şey mi? Hayır bu GRIS'in kendi görsel tarzı sadece, hala atmosferik olarak harikulade bir oyun var karşımızda. Bu konuda hemen hemen denk gibi gözükseler de GRIS'in atmosferi tamamen bir hikaye elementi olması onu bambaşka bir seviyeye çıkarıyor.

Gelelim oynanış ve bölüm dizaynına. Neva sonunda GRIS'ten öne geçmeyi başarıyor bu konuda, aksiyon mekaniklerinin eklenmesi hoş bir eklenti olmuş ama aksiyona daha çok odaklanmakdansa bulmacaların kısımlarına da hemen hemen aynı süre ayrılsa veya aksiyonun içinde de bulmaca olan hibrit oynanışlar biraz daha çoğaltılsa güzel olurmuş.
Yansılamlı bölüme özellikle bayıldım parkur dizaynı olsun bunu aksiyona yedirmek olsun çok eğlenceliydi keşke böyle keyifli kısımlar daha fazla olsaymış dedirtti parkur ve bulmaca eksikliği biraz hissediliyor ne yazık ki.
Aksiyonuna bakarsak bu konuda iyi mi peki. Aslında gayet başarılı düşman çeşitliliği çok olmasa da tasarımları ve hareket şemaları güzel ve görsel tarzı ile bir bütünler, gerçekten atmosferin de bir parçası savaşlar. Burada küçük bir ama var ne yazık ki, yanımızdaki kurt olan Neva'nın gelişimi çok güzel olsa da karakterimiz de aksiyona farklı yaklaşabileceği hiç değilse bir özellik kazansaydı keşke.

Sonuç olarak yüklemeden incelemeyi tekrar okuyorum da sanki oyun büyük bir hayal kırıklığıymış gibi hissettirdim mi acaba dedim kendi kendime. Yanlış anlaşılmak istemiyorum oyuna kesinlikle bayıldım önceki gibi yine en güçlü yönü atmosferi ve bu konuda acayip başarılı fakat benim beklentim kusursuz olarak gördüğüm GRIS'in bile üstüne çıkacağı yönündeydi bunu yapmamış olması onu kötü yapmıyor hala harika bir oyun alın deneyin kesinlikle.

Daha ilk dakikalarda kaslı adam sarışın hatunu düzüyor. İyi oyun.

Kesinlikle hiç beklemediğim bir cevher ile karşılaştım.
Oyun daha erken erişimden yeni çıktı ve 1.0 sürümünde ilerledikçe umarım karakter sayısı daha da artmaya devam eder.

inceleme yapmak için az bir oynama süresine sahip olduğumun farkındayım ama ne kadar erken insanları bu oyun hakkında bilgilendirirsem o kadar iyi.
Normalde senaryodan bahsederim de ilk istisna yaparak o kısımları atlayıp oyunun asıl eğlencesine girişeceğim.

Yorumlarda hades ve dead cells diyip durmuşlar da alakası yok abi her rogue like oyuna hades ve dead cells etiketi de yapıştırmayın. Bu oyun buram buram bir hack and slash, rogue like etkiketi altında ve hack and slash işini de oldukça iyi kotardığını düşünüyorum. En baştaki karakterinizin move set'i oldukça kısıtlı olsa da odalarda ilerledikçe potential adındaki özelliklerle hareket şemanıza sürekli yeni şeyler eklemeye devam edip Devil may Cry'dan fırlama havada asılı kalmalı hava kombolarından tutup düşmanı top gibi sektirebildiğiniz bir hale evrilebiliyorsunuz.

Çeşitlilik açısından da çok iyi bir seçenek havuzu var ben daha sadece 3 farklı karakterle oynamış olsam da birbirlerinden tamamen farklı bir deneyim yaşattılar üstüne oyunda toplamda 10 karakter var her birini denemesem bile bu oynadığım 3 karakterin yaşattığı apayrı keyfin üstüne daha denemediğim 7 karakterin olması oldukça cezbedici. Oyun daha yeni bu karakter havuzunun da çeşitleneceğine inanıyorum umarım olduğu gibi bırakmazlar oyunu.

Düzenleme bölümü:
Oyunu 3 saat daha oynadıktan sonra birkaç kanıya daha vardım ve bazı öneriler geliştirdim. Öncelikle oyun oldukça kolay sadece ilk oynadığım run'da oyunu bitiremedim onun dışında kalan tüm run'larda yeni açılan her zorluk seçeneğini almama rağmen eforsuz bir şekilde bitirebildim oyunu bence sorun düşman canlarında değil de düşman sayısı arttırılarak çözülerbilir. Özellikle koridor sekansı bittikten sonra oyun metroidvania'ya benzer son bir sekansa soktuğu yerde. Bu bölgedeki risk ödül sistemi bence geliştirilmeli çünkü oyunun sonuna geldiğinizde karakteriniz gerçekten aşırı güçlü bir hale geliyor ve bu güce nazaran etraftaki düşman sayısı oldukça az, çok daha eğlenceli bir hale getirilebilirdi burası potansiyelini kullanamamış gibi. Etrafta gezerek mini boss, can arttırımı mp arttırımı gibi şeyler bulabiliyorsunuz ama oldukça minimal ödüller. düşman sayısı arttırılıp ödüller geliştirilse harika bir bölüm olabilir burası.
Onun dışında 2 yeni karakterle daha oynadım ve gerçekten oyun bu konuda mükemmel onu anlamış oldum bu toplam oynadığım 5 karakter de birbirinden farklı ve her birisinin zevki bambaşka genelde karakter çeşitliliğinin fazla olduğu oyunlarda birkaç tanesi öbürlerine kıyasla oynaması daha zevkli olup öbür karakterlerin yüzüne pek bakasım gelmezdi fakat burada hepsinin kendi cezbediciliği var her seferinde yeni bir karakteri test etme isteğiniz geliyor.

İncelemeyi uzun tutma niyetim yok alın oynayın bu kadar.(düzenleme ile uzun tutmuş oldum) Oynadıkça ileride oyunun olumlu ya da olumsuz bir tarafı ile karşılaşırsam (yine) düzenleme yaparım.

Bu YS serisinin gerçekten farklı bir hissiyatı var sadece Lacrimosa of Dana ve bunu oynamış olsam da artık bu serinin bende özel bir yeri var diyebilirim. İki oyundan da Persona 4'ün sonundan aldığım o tatlı hüzün hissiyatını aldım son creditleri izlerken ve gerçekten Adol Christin olarak o koskoca macerayı atlatmışım gibi hissedebildim.

Oyun hakkındaki asıl eleştirilere gelirsek ne yazık ki bu oyun Lacrimosa of Dana kalitesinde değil ama bu demek değil ki kötü bir oyun sadece önceki oyunun üstüne daha çok şey katmalarını beklerdim aksiyon mekanikleri olarak birebir aynılar ve birkaç parkur mekanikleri dışında oyunda gözle görülür bir değişim yok mekaniksel anlamda. Bir sonraki oyunda bu kadar az gelişim göstermeleri hiç hoş olmamış pek ama fazla negatif sayacağım bir özellik olmaz sonuçta Lacrimosa of Dana çokça sevdiğim bir oyundur.

Oyunun hikaye anlatımı noktasında da önceki oyuna kıyasla olumlu ve olumsuz bulduğum bazı kısımlar oldu. İlki Adol'u daha aktif bir karakter yapmaları kesinlikle harika olmuş Lacrimosa'da Adol oldukça izleyici konumunda gibiydi üstelik oyundaki genel spot ışıkları Dana'nın üstündeydi (hiçbir şikayetim yok Dana mükemmel bir karakter) ondan dolayı Adol oldukça geri planda kalıyordu fakat bu oyunda Adol'un kişiliğini güzel bir şekilde yansıtabilmeleri fevkalade olmuş. (Mesela bir yan görevde hazine lafı geçiyor ve Adol duyduğu gibi tüm dikkatini çevirip gözleri parlıyor falan eğlenceli bir anlatımı var Adol'un)
Olumsuz noktasına gelirsek oyunun ortalarında hikayenin anlatımı zorlama diyebilirim "Truth" lafını ağızlarında sakız edip uzattıkça uzatıyorlar arada sinir olmadım değil. Lacrimosa of Dana da yavaş açılan bir oyundu ama onun mantıklı gerekçeleri var. Karakterleri tanıtma, adada mahsur kalma olayları açısından iyi işlenilmiş yerlerdi bu oyunda uzatılmasının pak de bir sebebi yok. Senaryosu oldukça iyidi tabiki de ama Lacrimosa of Dana seviyesinde de değildi ne yazık ki.
Hikaye noktasında eklemek istediğim bir şey daha var. Normalde YS oyunları birbirlerinden bağımsız başlayıp biten hikayeler olduğundan hangisinden başladığınız fark etmese de bu oyun önceki oyunlara atıflarda bulunduğu kısımlardan dolayı keşke daha eskileri de oynasaydım dedirtmedi değil. Yine de çok az etkilendiğinden bundan başlamanızda bir sakınca olmaz ama bundan başlamak yerine hiç değilse önce Lacrimosa of Dana'yı oynamanızı şiddetle öneririm.

Keşif anlamında şehirde olmamız oyunu hem olumlu hem olumsuz etkilemiş diyebilirim. Şehrin bölümleri hikaye ilerlemesi ile parça parça açıldığından kapalı kutuda gibi hissedebilirsiniz başta ama oyunda Gift adı verilen skillerle haritayı dolaşmak keyifli.

Bu arada müzikler hala such a banger anlatılcak bir şey yok falcom yapıyor bu işi.

Sonuç olarak YS artık favorilerimden diyebilirim ve 10. oyun olan Nordics'in de steame gelmesini sabırsızlıkla bekliyorum

Olumsuz verdiğim ama kesinlikle tavsiye etmiyorum demediğim bir oyun nedenini açıkladım ama senaryodan başlayalım ilk.

Neon White'ın hikayesi tam olarak rastgele havalı bir anime fotosu görürsünüz bu neymiş diye bakarsınız ama ilk birkaç bölümünden sonra devam etme hevesinizi kaçıran türden hikayelerle aynı hissi veriyor tamamen. Başta farklı bir evren kurgulandığını görüyorsunuz ama sonra hikaye bayatlaşmaya başlıyor. Ana karakter white gördüğüm hem en sıkıcı hem de en ezik hafızasını kaybetmiş karakter konsepti olabilir. Başta tüm diyalogları baştan sona okurken bu kadar sıkıcı ana karakter yüzünden sadece önemli hikaye anlarını okumaya başladım. Hikayesi leş gibi değil bu arada merak ettiriyor bir nebze ve devam etmemi sağladı yine en azından bir şeylere uğraşılmış olması iyi, white dışındaki karakterler de o kadar iğrenç değil en azından. Katlanılabilir ama hikayesi için alınmaz.

Gelelim oyunun asıl olayına. Oyunun fragmanını izlediyseniz az çok nasıl bir yapısı olduğunu anlamışsınızdır zaten mekanikleri tek tek özetlememe gerek yok her silah kartı sol tıka bastığınızda silahı ateşleme sağ tıka bastığınızda da kartı yok ederek her silah çeşidine göre farklı bir skill kullanma imkanı veriyor teoride güzel bir özellik olsa da pratikte oyuncuyu kısıtlayıp oyunun mekaniklerini yapımcının istediği yerde kullandırtan bir özellikten ibaret oluyor. Yani neredeyse her bölümde sadece yapımcının oluşturduğu patikayı kullanarak bölümü bitiriyorsunuz o kadar. oyundaki ana karakter bu tarz speedrun oyunlarına kıyasla daha da yavaş olduğu için başta çok eğlenceli bir oyun gibi gözükse de kolay bayabiliyor.
Kısıtlama olayını biraz daha örnek vererek açmak istiyorum anlaşılmayabileceği için; sarı pistol kartının oyundaki özelliği kartı yok ettiğiniz anda sizi zıplatması double jump kısaca şimdi buradaki olayı en basit şekilde özetlersek yüksek bir engelden önce bu kartı veriyor ve oyun zaten sana parkurda ne yapman gerektiğini söylemiş oluyor kartı alıp zıplıyorsun. Farklı bir opsiyonun olmuyor ve oyundaki tüm mekanikler de aynı çalışıyor dash kartı mı geldi tamam şimdi dash at zıplama kartı geldi tamam şimdi zıpla çakılma kartı geldi tamam aşağı doğru çivileme düş. Yani oyunun herhangi bir stratejik veya refleks gerektiren bir özelliği yok önüne gelen kartı kullandan ibaret ve işin daha komik tarafı bu sorun çok kolay bir şekilde ortadan kaldırılıp oyunu ideal zorluk seviyesine taşıyabilirdi kartları kullanmamız gereken engelden hemen önce vermek yerine daha öncesinde kartları elimize verip hangi kartı nerede kullanmamız gerektiğini bize düşündürtürdü evet oyun böyle hatırı sayılır seviyede zorlaşırdı ama ben okeyim çünkü oyun aşşşırı derecede kolay, gördüğüm en kolay parkur oyunu olabilir oyun size yapmanız gereken her şeyi söylediği için.

Oyunu oynamış olanlar oyunda sadece belirli bir patikanın olmadığını savunacak olabilir evet kestirmeler de var ama tüm bölümleri önce ana patikadan bitireceksiniz ve sonrasında kısa yol arayıp daha iyi süre yapmaya çalışabilirsiniz ama oyundan bir kere fazla keyif almıyorken bunlara uğraşmak çok amaçsız hissettiriyor ilk iki chapterda hediyeleri ve kısa yolları aramak için uğraşıyordum fakat sonrasında tek amacım oyunu bitirmek olduğu için hiç kasmadım ki zaten oyunun kolaylığından herhalde sadece ana patikayı kullanarak 0 efor ile çoğu bölümde altın, kalanlarında da as (elmas gibi bişey en iyisi işte) madalya alabildim. Madem dümdüz oynayarak da tüm bölümlerde altın madalya alabiliyorsak neden süremi birkaç saniye daha düşürmek için bölümü tekrar tekrar oynayayım. He eğer oyunu bir ya da birden fazla arkadaşınız da aldıysa ve birlikte oynuyorsanız arkadaşlarınızın da bitirme süresini gördüğünüz için eğlenceli bir rekabet oluşuyor fakat benim oyunu oynamış tek arkadaşımın ilk birkaç chapterdan sonra süresini görmemeye başladığımdan (yani oyunu bırakmış) o rekabet de ortadan kalktı. Sıkılıp bırakmasına da hak veriyorum. çünkü ben de ana hikaye dışındaki ek bölümleri oynamadım belki uzun bir süre sonrasında o bölümleri oynarım ve oyunun zorluğu konusunda fikrim değişir çünkü benim deneyimim sadece ana hikayeyi kapsıyor.

Evet oyunun %100 lük bir kısmını deneyimlemediğim için olumsuz vermek biraz haksızlık sayılabilir ama ana hikaye bölümleri de değerlendirme yapmak için yeterli bence. Olumsuz veriyorum ama oyunu direk oynamayın yürüyün gidin demem eğer speedrun parkur oyunları ile fazla arası olmayan veya benzer türde oyunlarda zorlanan kimseler için ideal bir başlangıç olacaktır bu oyun ama eğer parkur oyunları veteranıyım sağlam bir şey arıyorum diyorsanız bu oyunu es geçebilirsiniz.

Normalde olumsuz inceleme kolay kolay yazmayı düşünmem. Zaten online rekabetçi oyunlarla da aram yoktur ama ow2 çıkmadan öncesinde bile oynayan bir oyuncu olarak Blizzard'ın bu sıçmık gibi politikalarını eleştirmek için ben de yapıyorum bunu. Olay sadece saçma salak birkaç co op görevlerini tam oyun fiyatıyla satmaları değil bu bile olumsuz vermeye tek başına sebep olsa dahi ow2 çıktığından beri bu iğrenç paragöz politikadan nefret ediyorum.

Bakın online oyunlar ile fazla aram olmadığını söyledim bu oyuna da o yüzden arada birkaç arkadaşımla kafa dağıtmak için giriyorum sık sık giren bir oyuncu değilim ama eğer siz de benim gibi bir oyuncuysanız yeni karakterlerin hiçbirine asla erişiminiz olmayacak :D ow1 sahibi olduğum için ilk çıkış ile gelen junker queen ve kiriko herolarına sahip oldum ama devamlı oynamadığım için ondan sonraki hiçbir heroyu oynama şansım olmadı TABİ PARA YATIRMIŞ OLSAYDIM BU DURUM BÖYLE OLMAYACAKTI. Gitmişsiniz heroları battlepass in taa ebesinin nikahında bir levele koymuşsunuz günde 1-2 saat oynamadan açılmayacak kadar uzakta ulan ben bu oyundan keyif almak istiyorum sadece az giriyorum diye neden tüm yeni içerikten mahrum kalıyorum.

Skinler de ayrı dert oyunda credi kasmak artık o kadar zor ki bir skin almak için ya oyunu aralıksız 4-5 ay oynamanız gerekiyor ya da para yatırmanız. Neyse ki eskiden beri biriktirdiğim tonla skin bana yetiyor fakat ow2 ile gelen oyunculara çok yazık.

Oyun yine de güzel fakat blizzard'ın aptal politikaları yüzünden gittikçe kötüye gidiyor. Rekabetçi oyunları sevmeyen bana bile oynatabiliyorsa zaten bu oyun bir şeyleri iyi yapmıştır fakat kendilerine çeki düzen verene kadar oynamanızı tavsiye etmem.

Mükemmel bir oyun olmayı ucundan kaçırmış bir iş.

Oyun görselliğiyle, oynanış çeşitliliğiyle, Boss savaşları ile, yan görevleri ile çok güzel işler başarmış gerçekten bu konuda eksik saymak oldukça zor fakat gel gelelim oyunun senaryo noktasına.
Aslında çok güzel bir evren kurgulamış senaryosu akıcı fakat kilit noktalarda eksikler var bence. Oyunun hikayesi kötü değil fakat kendini anlatma konusunda biraz sıkıntıya düşmüş. Bu konuda Evangelion'a benzetiyorum çünkü oyunda da yine evangelion'dan esinlenildiğini düşündüğüm yerler vardı oldukça. Muhtemelen lore okusam ve biraz araştırma yapsam hikaye anlatımındaki eksikleri kapatırım ama bana hikayeyi oyunu oynadığım sırada ver kardeşim niye sonradan bunlarla uğraşmam gerekiyor. Böyle diyince oyunun hikayesi anlaşılmaz gibi gelmiş olabilir ama değil hikayeyi anlıyoruz. Ancak bazı karakterler neyin nesi olduğu aşırı havada. Tamam ana karakterin geçmişini güçlerini çözdük ama orada anlatılmayan daha kaç kişi var. Keşke oyun hikayesini anlatırken daha çok detaya inseydi dedim ama yine de keyif aldım senaryo noktasında bir hüsran yaşamadım.
Yan görevleri için fazla bir şey söyleyemem hepsini yapmadım ama boş ve sıkıcı hissetmedim şahsen her birinin kendine ait hikayesi yapmanızı tavsiye ederim ama ödüllendirme noktasında bir tık yetersiz hissettim yani yapma motivasyonunuz hikayesi için olacak çünkü oyun yan görevsiz de çok rahat biter.

Oynanış noktasına gelirsek çeşitliliği güzel kurmuşlar oynarken hiç sıkıldığımı hissetmedim bir sürü kullanabileceğimiz alternatif silah opsiyonlarımız var fakat oyunun belli bir miktarından sonra sadece tekli kılıcı kullanmaya başladım çünkü aşırı güçlü. Yine de öbür alternatifler gereksiz hissettirmiyor bir eksiğini yaşamadım. Bu arada boss savaşı miktarına gerçekten şok oldum hem benzersiz savaşlar hem de acayip fazla oyun sizi hiçbir zaman boş bırakmıyor hikaye ve aksiyon temposu çok iyi.

Görsellik ve atmosfer için apayrı konuşmak lazım çünkü oyun mükemmel ötesi görünüyor. şu oynadığım 12 saat boyunca her çevre tasarımına her atmosfere bayıldım. Üstüne oyunun 2D ve 3D'yi mükemmel bir şekilde harmanlaması ayrı hoşuma gitti oyuna tamamen kendimi kaptırdım.

Sonuç olarak ben bu oyuna indirimde 100 lira verdim zam gelir mi gelmez mi hiçbir fikrim yok ama 100 liranın hakkını verdiğini düşünüyorum cyberpunk atmosferi biraz bile ilginizi çekiyorsa kesinlikle deneyin.

Önemli güncelleme: galiba çin hükümeti ile alakalı bir sorundan mütevellit oyunun fişi çekilmiş çok yazık oldu gerçekten çünkü hakikaten potansiyeli yüksek bir oyundu bu habere baya bir üzüldüm doğrusu.




Geleceğinin çok parlak olduğunu düşündüğüm bir rogue like oyun. Çıktığı hafta binin üstünde olumlu yorum alması gayet iyi bir iş yaptığının göstergesi zaten. Üstelik daha erken erişimde umarım tam sürüm çıkana kadar daha içerik güncellemesi gelir, bu haliyle de güzel aslında ama bu yeni oyunun daha da geliştiğini görmek isterim.

Oyuna gelirsek hikayeyi ve karakterleri pek umursamadım şahsen, oyunun İngilizce dublajını da pek beğenmedim ama bunlar pek önemli detaylar değil rogue like bir oyunda hikaye ilk planda olmaz benim için.
Görsel dizaynını beğendim oldukça dubstep vari konsepti severim zaten chibi karakterleri de kontrol etmek rahatsız edici bir durum değil.

Oynanışında da değinmek istediğim ilk konu sistemsel olarak oldukça Hades'den esinlenmiş hatta esinlenmenin de biraz fazlası bence oynanış mekanikleri olarak demiyorum ama oyunun sistemi gerçekten çok benzer. Yani olumsuz bir özellik olduğunu düşünmüyorum çünkü Hades çok iyi bir oyundu ama işte esinlenmenin de biraz üstü olmuş sanki bu. Mesela tanrılardan aldığımız blessing olayının aynısı var, ana base de karakterlere hediye verip dönütünde onlardan item almamız durumunun da aynısı var, yine blessing'lerde benzer skiller gördüm, Çekiç ile var olan movesetimizde değişiklik yapabiliyorduk yine aynı sistem burada da var. Aslında bunlar olabilir şeyler direk Hades ile bağdaştırmak saçma olur ama içeriğin sunum şekli de oldukça benzer olduğu için aklımda anında Hades'i canlandırdı oyun.

Gameplay olarak oldukça hızlı ve zevkli bir oynanışı var 2D hack and slash vari şeyleri severim zaten oldukça sürükleyici. Run boyunca da karakterinizin geliştiğini hissediyorsunuz bayağı bir ama işte içeriğin biraz az olduğunu düşünüyorum, onu da erken erişimde olmasına veriyorum. Oyuna umarım tam sürümü çıkana kadar bol bol içerik eklenir.

Son olarak oyun hakkında düşündüğüm bariz bir olumsuzluktan bahsetmek istiyorum düzeltilmeyecek bir şey değil ama. Oyun tasarımından dolayı oldukça cümbüş cümbüş ve biraz karmaşık bu yüzden de düşmanların saldırı anını fark etmek bazen oldukça zor efektler azaltılsın demiyorum ama düşmanların saldırı anları daha belirgin ve projectile'lar daha fark edilir hale getirilebilir çoğu zaman hasar yediğimde neden yediğimi anlamıyorum çünkü

Sonuç rogue like seviyorsanız ve Hades, Dead Cells'i sevdiyseniz yapısal olarak benzediğinden mütevellit bu oyunu da kütüphanenize eklemenizi öneririm. Tam sürümü çıktığında zamlanır mı bilemem ama ülkenin durumu ortada.

NFS serisi son birkaç yıldır kendini saçma bir loopa sokmuş durumda 2015'den beri her seferinde ''Oyun iyi de eksik olan yerler var onları da tamamlarlarsa sonraki oyun baya güzel olur.'' diyorum ama hiçbir zaman sonraki oyun gerçekten güzel olmuyor. Bir oyunda iyi yaptıkları şey sonraki oyunda kötü oluyor ama o oyunda kötü olan şey yenisinde iyi oluyor saçma sapan işler gerçekten. EA'den umudumu keseli çok oldu ama bu NFS serisinin eski ihtişamına dönmesini de isterdim doğrusu. Karşılaştırmalara gelirsek;

SENARYO:

Payback'de bu işi tamamen en üst noktaya çıkarmışlardı gerçekten hikayesi, karakterleri(ortalama da olsa çeşitlilik iyidi) ve özellikle sunumu. Hızlı ve Öfkeli filmlerinden fırlama üst düzey aksiyonlu sadece yarıştan ibaret olmayan sekanslar harikaydı ama ne yazık ki oyun geri kalan mekaniksel ve oynanış konularında sıvamıştı şahsen. Heat'i oynadıktan sonra EA'ye sağlam bir küfür ettim ve iyi bir hikaye görmek konusunda da tamamen umutlarımı yitirdim. Unbound'a bu konuda baya ön yargılıydım Heat yüzünden fakat ufak bir şaşırdım diyebilirim tabiki de bir Payback kalitesinde değildi ama yine de bomboş tek vasıfları tiktok çekmekten ibaret sıkıcı karakterlerden oluşan saçma bir senaryo da değildi idare eder diyebilirim. Sadece oyun boyunca radyoda iki vekil adayın konuşmalarını vs duyuyoruz onların hikayesine de azıcık ucundan deyinselerdi iyiydi ama pek önemli bir detay değil.

SÜRÜŞ MEKANİKLERİ:

Evet Payback'i kötü yapan en önemli nokta burası ve harita dizaynı şahsen bunu Heat'de biraz daha düzelttiklerini düşünüyorum Unbound'da da keyifli. Başta bu realistik olmayan karakterler ve efektlerin yakışmadığını düşünmüştüm ama oynadıkça normalden daha da iyi durduğunu düşünmeye başladım görsel anlamdaki tercihlerini oldukça beğendim.
Gerçekten sürüşe gelirsek nitro dışında kullandığımız ek boost olayı eklenmiş oyunu ne kadar daha dinamik hale getirse de aynı zamanda oyunu aşırı derecede kolaylaştırmış varlığı kötü demiyorum ama oyun gerçekten çok kolay. Sınıfının iyisi olacak bir araba dizdiğinizde hiçbir şey sizi engelleyemiyor.
Değinmek istediğim bir şey de ŞU ALLAHIN BELASI DRİFT TEMELLİ SİSTEMİ KALDIRIN ARTIK AMK ANLAYIN MİLLET 2005 NFS MOST WANTED'I DAHA ÇOK SEVİYOR HER KODUMUN OYUNUNDA ONA GÖNDERME YAPACAĞINIZA GRİP TEMELLİ SİSTEME GERİ DÖNEBİLİRSİNİZ.
Bu oyundaki grip ve drift sisteminde bir iyi olan bir de kötü olan şeyler var. Kötü olan yavaşlamak için elinizi gazdan çektikten sonra mal mal drift moduna girip aracın istemsizce hakimiyetini kaybetmeniz, iyi olan ise eğer tam anlamıyla grip ağırlıklı bir araç yaparsanız dediğim sorunu arada yaşasanız da oyun sizi bu konuda ödüllendirmek konusunda iyi. Yani demek istediğim drift temeline geçtiklerinden beri 200km ile gelip el frenine basıp virajı 90 derece alıp yolunuza devam edebiliyordunuz oldukça sıkıcı bir sistem evet ama yarışlarda elimde böyle bir koz olunca ister istemez kullanıyorum ama Unbound'da bahsettiğim nitro dışındaki boost barı drift atmadan dönerseniz baya bir miktarda doluyor. O yüzden bir nebze de olsa grip'i desteklemelerine sevindim.

YARIŞLAR VE POLİSLER:

Oyunun sistemine gelirsek 1 aylık bir süreci oynuyoruz gece ve gündüzüyle her hafta sonunda da büyük bir eleme yarışımız var. Sistemi beğendim aslında bence bir eksiği yok Heat'deki gibi sabah para akşam rep kasma saçmalığı da yok her türlü para kasıyoruz ve sabah legal akşam illegal saçmalığı da yine yok. Her türlü illegaliz.
Yarışlara gelirsek mekaniklerde bahsetmiştim sınıfının iyisi bir araba dizince oyun baya kolay hale geliyor ama haftanın en başındayken daha o iyi arabayı dizemediğimiz için o kısımlar oldukça rekabetli aslında. VE YİNE EN BAŞTA BAHSETTİĞİM İYİ YAPTIĞI ŞEYLERİ KÖTÜ YAPMAYA GELİYORUZ. Evet Heat'de gece yarışlarında yarış bittiği anda hiçbir cutscene vs almadan anında açık dünyaya devam ettiğimiz ve peşimizde polis varsa kovalamacanın yine aynı şekilde devam ettiği sistem gerçekten mükemmeldi ama tahmin edin nolmuş, evet kaldırmışlar. Şimdi her yarış sonunda embesil karakterinizin mal mal poz verişini izliyorsunuz her yarış sonunda. Üstüne yarış sırasında peşinize takılan polislere gelelim, cutscene sonrasında siz onlara ne kadar fark atmış olursanız olun her seferinde kıçınızın dibinde spawn oluyorlar ve öbür yarışçılar birden ortadan kayboluyor. Heat'de oluşturdukları o mükemmel atmosferi tek seferde sıçıp atmışlar gerçekten.
Yarış çeşitlerinde de azalma var baya Takeover'dan bahsetmiyorum bile gördüğüm en sıkıcı etkinlik ama onun dışında hem yarış çeşitleri az hem de pist sayısı çok az ya. İlk defa bir NFS oyununda böyle bir şeyle karşılaşıyorum. Pistler baya eğlenceli bu arada ama sayılarının fazla olmayışı aşırı saçma.
Polisler de kolay zaten en başta biraz tedbirli davranıyodum da ilk haftanın 4. gününden itibaren neredeyse her günü heat 5 ile kapadım bir kere de yakalanmadım. Zor değiller ama aşırı derecede sinir bozucular salın peşimi yarışa gircem yok valla kaçması zor değiller ama her yerdeler anasını satayım heat yüksekken bir yarışa girebilmek bazen işkenceye dönebiliyor.

Sonuç olarak oyuna olumlu veriyorum ama 10 üzerinden 6-7 arası verirdim herhalde en başta dediğim şeye tekrar değinmiş oluyorum ama bu embesil EA umarım bir oyuncuları dinler de hatalarını düzelteren güzel bir nfs oyunu çıkarır.

He bu arada fiyatı aşırı pahalı da enayiler EA yarış paketi diye 6 oyunu 200 liraya koymuş ordan aldım muhtemelen bu fırsat bir daha gelmeyecek fakat yine de oynamak isterseniz EA Play Pro alın bir aylık oradan oynayın oyunu.