Cài đặt Steam
Đăng nhập
|
Ngôn ngữ
简体中文 (Trung giản thể)
繁體中文 (Trung phồn thể)
日本語 (Nhật)
한국어 (Hàn Quốc)
ไทย (Thái)
Български (Bungari)
Čeština (CH Séc)
Dansk (Đan Mạch)
Deutsch (Đức)
English (Anh)
Español - España (Tây Ban Nha - TBN)
Español - Latinoamérica (Tây Ban Nha cho Mỹ Latin)
Ελληνικά (Hy Lạp)
Français (Pháp)
Italiano (Ý)
Bahasa Indonesia (Indonesia)
Magyar (Hungary)
Nederlands (Hà Lan)
Norsk (Na Uy)
Polski (Ba Lan)
Português (Tiếng Bồ Đào Nha - BĐN)
Português - Brasil (Bồ Đào Nha - Brazil)
Română (Rumani)
Русский (Nga)
Suomi (Phần Lan)
Svenska (Thụy Điển)
Türkçe (Thổ Nhĩ Kỳ)
Українська (Ukraine)
Báo cáo lỗi dịch thuật
⠄⠄⣿⣿⣿⣿⢀⠼⣛⣛⣭⢭⣟⣛⣛⣛⠿⠿⢆⡠⢿⣿⣿⠄⠄⠄⠄⠄
⠄⠄⠸⣿⣿⢣⢶⣟⣿⣖⣿⣷⣻⣮⡿⣽⣿⣻⣖⣶⣤⣭⡉⠄⠄⠄⠄⠄
⠄⠄⠄⢹⠣⣛⣣⣭⣭⣭⣁⡛⠻⢽⣿⣿⣿⣿⢻⣿⣿⣿⣽⡧⡄⠄⠄⠄
⠄⠄⠄⠄⣼⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣶⣌⡛⢿⣽⢘⣿⣷⣿⡻⠏⣛⣀⠄⠄
⠄⠄⠄⣼⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣦⠙⡅⣿⠚⣡⣴⣿⣿⣿⡆⠄
⠄⠄⣰⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣷⠄⣱⣾⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠄
⠄⢀⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⢸⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠄
⠄⣸⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⡿⠣⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠄
⠄⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠿⠛⠑⣿⣮⣝⣛⠿⠿⣿⣿⣿⣿⠄
⢠⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣶⠄⠄⠄⠄⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⡟⠄
Hizmetçi: Aman Tanrım, ne de büyük bir ekmek! Ama bu fırınıma nasıl sığacak?
Crantius Colto: Bu ekmek daha pişmeye hazır değil tatlım. Daha kabarmadı bile.
Hizmetçi: Biz de hızlı davranırız. Böyle bir görevi nasıl başarabileceğim ki?
Crantius Colto: Saf Argonyalı hizmetçim benim, ellerini kullanmalısın.
Hizmetçi: Ekmeği yoğurmamı mı istiyorsunuz? Burada mı?
Crantius Colto: Elbette.
Hizmetçi: Ama ya hanımım beni yakalarsa? Ekmeğiniz onun iştahı için.
Crantius Colto: Endişelenme hassas çiçeğim benim. Onun kıvrımlarını daha sonra tatmın edeceğim.
Hizmetçi: Tamam ama korkarım ki fırınım yeteri kadar ısınmadı. Saatlerce sürebilir!
Crantius Colto: Bolca vaktimiz var tatlım. Bolca.
█░░░█░░░█░█░█░░█░█░░░█░█░░░█░
███░███░█░█░███░░███░█░█░░█░░
█░░░█░░░█░█░█░░█░░░█░█░█░█░░░
███░█░░░███░█░░█░███░███░████
⣿⡟⣭⣶⣶⣶⣿⣿⣿⣿⣾⣿⣽⣿⣾⣿⣿⣿⣮⡚⣿⣿⣿⣿
⣿⡇⣿⣷⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣷⡼⣿⣿⣿
⣿⡷⢹⣿⣿⣿⣿⣿⣿⡿⢿⣿⣿⣿⣿⣿⣫⣝⢿⣿⣿⠹⣿⣿
⣿⡏⣾⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠚⣖⢸⣿⠟⣛⣿⣤⣧⣾⣿⣿⣷⢹⣿
⣿⡇⣿⣿⣿⣿⣿⢿⣿⣿⣾⣿⣿⣷⣸⣿⣿⣿⣿⣯⢷⣿⢸⣿
⣿⣷⢸⣿⣿⣿⣽⢯⣷⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⢋⣾⣿
⣿⣿⣧⡫⡿⣿⣿⣿⣿⡿⠋⡉⠅⡉⠍⠛⢋⢡⠠⣐⠄⢻⣿⣿
⣿⣿⣿⣿⣶⣭⣍⢋⣫⠄⢐⢐⠐⡐⠈⠌⡀⡂⡐⢈⣭⣤⢻⣿
⣿⣿⡿⣟⠿⣿⡟⣾⣿⣿⣿⡿⠃⠄⠅⠡⠐⡀⢂⠌⠻⠿⣸⣿
⣿⣿⣷⣝⢗⡝⢡⣿⣿⣿⡉⠁⠡⠨⠠⠁⠅⢂⠂⠌⢐⣼⣿⣿
⣿⣿⣿⣿⡎⣷⢸⣿⣿⣿⣿⣶⣄⣄⡁⠌⠨⢀⣂⡅⣿⣿⣿⣿
( . .) (. . )
( づ🧋⊂ )