Install Steam
login
|
language
简体中文 (Simplified Chinese)
繁體中文 (Traditional Chinese)
日本語 (Japanese)
한국어 (Korean)
ไทย (Thai)
Български (Bulgarian)
Čeština (Czech)
Dansk (Danish)
Deutsch (German)
Español - España (Spanish - Spain)
Español - Latinoamérica (Spanish - Latin America)
Ελληνικά (Greek)
Français (French)
Italiano (Italian)
Bahasa Indonesia (Indonesian)
Magyar (Hungarian)
Nederlands (Dutch)
Norsk (Norwegian)
Polski (Polish)
Português (Portuguese - Portugal)
Português - Brasil (Portuguese - Brazil)
Română (Romanian)
Русский (Russian)
Suomi (Finnish)
Svenska (Swedish)
Türkçe (Turkish)
Tiếng Việt (Vietnamese)
Українська (Ukrainian)
Report a translation problem
Bazı insanları hayata baktığı pencereden, atmalı.
Dur! Beynimi çıkarayım da eşit şartlarda konuşalım.
Canım, karakterin yere düşmüş. Onu bi alıver ordan.
Zoruna gittiğini duydum. Güzel yer, ben de gitmiştim!
Sen hala kabullenmedin mi sevap sandığın günahlarını!
Seni unuttum sanma, sadece değerin kadar hatırlıyorum.
Bugün laf koymayacam. Çay koydum; gel, iç, insanlık gör.
Eksik olmayın, dedik. Fazla olmaya başladınız. Hayırdır?
Ben insanları harcamayı iyi bilirim. Yeter ki bozuk olsun.
Sabrımın sınırları taştığında hayatımdan silemeyeceğim insan yoktur.
Kimsenin ardından koşmayın çünkü seven insan yan yana yürür.
El üstünde tuttum anlamadın. Ayaklar altında rahat mısın?
Taş gibi kızsın ama OKEY taşı… Elden elde gidiyorsun farkında değilsin.
Apartman lambasının bile fark etmediği insanlarla uğraşıyoruz.
Tipi Tarlabaşı ama egosu sanırsın Nişantaşı.