Instale o Steam
iniciar sessão
|
idioma
简体中文 (Chinês simplificado)
繁體中文 (Chinês tradicional)
日本語 (Japonês)
한국어 (Coreano)
ไทย (Tailandês)
Български (Búlgaro)
Čeština (Tcheco)
Dansk (Dinamarquês)
Deutsch (Alemão)
English (Inglês)
Español-España (Espanhol — Espanha)
Español-Latinoamérica (Espanhol — América Latina)
Ελληνικά (Grego)
Français (Francês)
Italiano (Italiano)
Bahasa Indonesia (Indonésio)
Magyar (Húngaro)
Nederlands (Holandês)
Norsk (Norueguês)
Polski (Polonês)
Português (Portugal)
Română (Romeno)
Русский (Russo)
Suomi (Finlandês)
Svenska (Sueco)
Türkçe (Turco)
Tiếng Việt (Vietnamita)
Українська (Ucraniano)
Relatar um problema com a tradução
- Hastanede yattın mı ?
- Herhalde abi, dedim, henüz evlerde kalp ameliyatı yapamıyorlarmış.
Hiç yorum yapmadı ve 2. soruya geçti :
- Çıktın mı peki? Ve ben dumur...
- Hayır, hala akşamları işten sonra yatmaya hastaneye gidiyorum. Ve kafamı duvarlara vurduracak soru geldi.
Espri bile anlamaktan aciz bu adam sordu :
- İstanbul'da kimsen yok mu yahu. Niye hastanede kalıyorsun ki hala?
_____________________________________________
Geçen gün aksam vakti dolmuşta gidiyorum, arkadan teyzenin biri bağırdı :
- 'Evladım şu sarı kamyonetin yanında indiriver.'
Dolmuş şoförü dumur olmuş bir vaziyette:
- İyi de teyze, o kamyonet hareket halinde, nerde duracağını nerden bileyim...